YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN

‘Türkiye’nin etrafı ateş çemberi’ derken bunu laf olsun diye söylemediğimizi tüm gelişmeler bir kez daha göstermiştir. Suriye sınırındaki ABD destekli terör örgütü YPG’nin varlığı, Irak sınırında Barzani-PKK dengesinde kurulan gelişmeler, Ermenistan’ın yıllardır bir türlü uslanmayan komşuluğu son günlerde yine bir hareketlilik içinde olduğunu gösteriyor. Suriye’nin kuzeyindeki Arap aşiretlerinin topraklarına sahip çıkma adına terör örgütü YPG’ye yönelik ayağa kalkması, Irak’ta Peşmergelere güç sahaları teslim edilerek Kerkük’ün huzurunu bozacak kararlar alınması ve İran’ın gazına gelerek sınıra askeri yığınak yapan ve bir türlü Karabağ’ın acısını unutamayan Ermenistan’ın pervasızlıkları sınırlarımızdaki ana gündem durumundadır. Türk devleti gelişmeleri çok yakından takip ediyor. Türk devleti Irak, Suriye ve Ermenistan’daki gelişmelerle ilgili muhataplarını uyaran açıklamalarda bulunmuştur. Çünkü bu ülkelerdeki her gelişme, Türkiye’nin ve bölgenin güvenliğini ve soydaşlarımızın varlığını ilgilendirmektedir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Irak’taki gelişmeler için “Türkmenlerin ana yurdu Kerkük” vurgusu, Suriye’deki gelişmeler için “Aşiretlerin bir araya gelmek suretiyle PKK’ya, YPG’ye karşı koydukları tavır, haysiyetli bir onur mücadelesidir. Hem millidir hem yerlidir.” açıklamaları önemli olmuştur. Dışişleri Bakanlığının da bir türlü uslanmayan Ermenistan’a Karabağ bölgesi için “Azerbaycan’ın egemenlik ve toprak bütünlüğünün ihlalini teşkil eden bu gayrimeşru seçimi tanımamaktadır.”  şeklindeki uyarısı da yerinde olmuştur.

Tüm bu pervasızlıkların sadece Ermenistan’ın zayıf iradesiyle ortaya çıkmadığı, İran’ın arka planda Ermenistan’a cesaret hapı içirdiği ve yönlendirdiği alenen ortadadır. İran’ın, Azerbaycan karşısında gönlünün Ermenistan’dan yana olduğunu bilmeyen yoktur. Ermenistan’ın Karabağ’ı işgalinden, Azerbaycan’ın Karabağ’ı işgalden kurtardığı güne kadar İran’ın gönlü hiç yerinden oynamamıştır. İran, Türk Dünyası’nın güçlenmesinden, işbirliğinden aşırı derece de rahatsızdır. Resmi adı İran İslam Cumhuriyeti olmasına rağmen, Müslüman Azerbaycan’dan yana değil, her gelişmede Haçlı Ermeni’den yana tavır almaktadır. Tam da “Hacı bildiğimizin haçı koynundan çıktı” atasözünü haklı çıkaran manzara gibi…

Sınırları içinde 35-40 milyon arasında Türk yaşadığını ve hepsi birden olduğu yerde bir kere zıplasa zelzele olacağını bildiği halde, İran bu kendi hassas dengesine rağmen Ermenistan’dan yana olmayı sürdürmektedir. Azerbaycan’ın Ermenistan’ı vurması halinde Ermenistan safında olacağını duyuran İran, geçtiğimiz günlerde de İran Devrim Muhafızları’na bağlı olduğu iddia edilen Telegram kanalı “Sepah_Pasdaran”, Türk Dünyası’nı birbirine bağlayacak olan Zengezur Koridoru’na karşı Azerbaycan’ı tehdit eden bir video yayınladı.

İran’ın gazladığı Ermenistan, Azerbaycan sınırına askeri yığınak yapıyor, sınır bölgesine hendekler kazıyor ve Azerbaycan askerlerine yönelik taciz ateşleri açıyor. Türkçesi Ermenistan yine kaşınıyor. Gücüne-kuvvetine bakmadan yine Türkiye ve Azerbaycan’ı karşısına almaya kalkıyor. Karabağ’ın işgalden kurtarıldığı günlerde neler yaşadığına bakmadan yine aynı mekâna dönmeye kalkıyor.

Ermenistan, ABD’deki Ermeni lobisinin ve İran’ın gazıyla yine ateşle oynamakta ve bölgenin huzurunu kaçırmaktadır.

Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin gündemi Suriye, Irak, İran ve Ermenistan merkezli yoğun geçecek gözükmektedir. Allah Türk devletine güç-kuvvet versin.