YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN

Bazı imamlar, bazı tarikat şeyhleri, bazı cemaat mensupları, bazı sözde tarihçiler Türklüğe, Cumhuriyete, Atatürk’e düşmanlık yapmayı dindarlık sanıyor. Böyle bir yansıtmayla da birçok zihni kirletiyorlar. Bu durum sadece bugünün bir meselesi değil. Akıl baliğ olduğum günden bu yana hep gördüğüm manzara bu…

Bunlar Cumhuriyete düşmanlık için Osmanlı maskesi takıyor, Atatürk’e düşmanlık için her konuda fırsat kolluyor, Türklüğü ise bir günah soyu gibi görüyor.

Elbette bunun bir de karşı cephesinde benzeri var. Osmanlıya düşmanlık için Cumhuriyet maskesi takan, kendini Atatürkçü gösterip Türkiye Cumhuriyetini yıkmak isteyen, Türklüğü ırkçılık, faşistlik gören…

Her iki cephede inanın milli şuur, milli birlik ve beraberlik önünde bir engeldir. Türkiye Cumhuriyeti’nde her şey olmaya açıklar ama bir türlü Türk olmayı içlerine sindiremiyorlar. Öyle bir kafaları var ki, “Türküm” dersen girecek cehennemliksin.

İnsanları kavim kavim, ırk ırk yaratan Yüce Allah’tır. Türk milletini de yaratan Allah’tır. Yaratıcı Allah, yüce kelamında bu durumu “Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık, Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır.” (Hucurât Suresi – 13 . Ayet) şeklinde insanlığa bildirmiştir.

O halde “Türk yok, Türk demek günah, Türk’üm demek ırkçılık” demek münafıklık değil de nedir?

“Ben Arabım” demek günah değil de, “Ben Türk’üm” demek mi günah?

Evet, İslam’da yasak ve günah olan Irkçılıktır. Bir ırkın diğer ırka üstünlük taslaması, zulüm yapması ırkçılıktır. Ama İslam’da soysuzluk diye bir kimlik yoktur. Din adı altında Türklüğü yok sayanlar ya başka soyların ajanı ya da soysuzlaşmayı misyon edinmiş kişilerdir.

“Hubbül vatan minel iman” yani “Vatan sevgisi imandandır” diyen bir Peygamberin ümmeti iken, bizim vatan sevgimizi din adına kim sorgulayabilir? Türk doğmayı, vatan sevgisiyle yoğrulmayı ırkçılık gören ve göstermeye çalışan sözde din adamlarına artık dur denilmelidir.

Atatürk, Cumhuriyet, Türklük düşmanlığı yaparak kime hizmet ettikleri artık sorgulanmalıdır. Emperyalizmin tüm odaklarının baskısına rağmen Ayasofya’yı ibadete açıyorsun ama bakıyorsun sözde bir din adamı çıkıyor kutsal İstanbul’u iki kere işgalden kurtarmış, Haçlı ordularını ülkeden kovmuş Atatürk’e düşmanlık yaparak bu büyük manevi adımı gölgeliyor. O kadar örnek var ki, böyle konularda. Ama artık “Yeter artık yeter” diyoruz. Hem de Atatürk’ün İslam’ı güzel anlatmak, güzel yaşatmak için bizzat kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde bunların yaşanıyor olması kahrediyor insanı…

Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde imamlık, din adamlığı yapan herkesin özellikle Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti ve Türklük konusunda ağzından çıkan her şeye dikkat etmesi lazımdır. Bu konuda bir terbiye, bir disiplin, bir ölçü şarttır.

Abdülhamit ile Atatürk barıştırmasını gönüllerde başarmak lazımdır. Osmanlı da bizim, Cumhuriyette. Düşmanız çok ve o düşmanlar bize sürekli çatışma zemini yaratıyor. Sözde bazı hocalarda neden milli şuura balta vuruyor?