Mevlana yüzyıllar önce “Her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.” diye insanlara öğüt vermiş. Bu sözün mahiyeti günümüzde güncelliği her saniye koruyor. Her kesimde, her alanda bu sözün muhatapları çok.

Eylemleri söylemlerine, söylemleri eylemlerine uymayan insanlar, bulunduğu her yeri kalitesiz hale getirmektedir.

“Buralıyken oralı, oralıyken buralı” gibi davrananlar yüzünden toplumda bilgi kirliliği de artmaktadır. Siyaset ve medyada bu manzara oldukça fazla…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son AK Parti grup toplantısında Siyonist yaratık İsrail’in mazlum Filistinliler üzerindeki vahşetlerini anlatırken “Burada çok açık ve net söylüyorum: Millî Mücadele sırasında Türkiye’deki Kuvayımilliye ne ise Hamas da işte aynen odur. Bunu söylemenin de bir bedeli olduğunun elbette farkındayız. Böyle bir dönemde hakkı ve hakikati haykırmanın zor olduğunu biliyoruz.” İfadelerini kullandı.

Bu sözlere tepki gösterenleri görünce, daha başka kimler ne tepki gösterdi acaba diye sosyal medya üzerinde bir araştırma yaptım. Tamamı CHP’nin ihanet politikalarını meşrulaştırmaya çalışan medya ve siyasetteki kişilerin bu sözlere tepki gösterip Kuvayımilliye ve Atatürk nutukları attığını gördüm.

Gürsel Tekin, Aytun Çıray, Murat İde, Atila Kaya, Şaban Sevinç, Mehmet Tolga Akalın, Örsan Öymen, Hakan Ünser, Nevşin Mengü, İlhan Uzgel, Oğuz Kaan Salıcı, Fatih Altaylı, Hilal Nesin ilk göze çarpanlardı… Daha da geniş baksam, ortak noktaları aynı olan çok kişi olduğuna eminim.

Şimdi bir şeye karşı çıkarken yahut savunurken eylemde ve söylemde bir uyum olmalı değil mi?

Hadi Tamam! Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’ı Kuvayımilliye’ye benzetmesine karşı çıkıyorsunuz. Bari bu konuda konuşacak tutarlı bir yönünüz ve yüzünüz olsaydı.

Yahu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’ı Kuvayımilliye benzetmesine karşı çıkan sizlerin tamamı, “Biz PKK’yı silahlı halk hareketi olarak tanımlıyoruz. 1990’dan bu yana kurulmuş hiçbir partimiz PKK’yı terör örgütü olarak tanımlamadı” diyen PKK’lı Demirtaş’a şeref madalyası takacağını söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı olarak desteklemiş, PKK’lı Demirtaş’ın özgürlüğünü isteyen Ekrem İmamoğlu’nu ve Mansur Yavaş’ı desteklemiş kişilersiniz, geçin bunları…

Kuvayımilliye nutukları atan Gürsel Tekin, İngiltere’de Sezgin Tanrıkulu ile bir toplantıya katılmıştı. O toplantı da Sezgin Tanrıkulu terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı hakkında “PYD, kendi topraklarını küresel bir vahşet örgütüne karşı korumaya çalışan bir yapılanmadır.” yorumunda bulunduğunda niçin zerre tepki göstermemiştin Gürsel Tekin? Terör örgütü PYD’nin tüzüğünde “18 yaşını dolduran kişi Önder Apo’nun demokratik uygarlık çizgisine, parti programına ve yönetmeliğine inanır ve yaşamına uygular.” yazmıyor mu?

Yahu CHP’nin politikasının ana omurgası “YPG terör örgütü değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum” düşüncesi değil mi?

Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’li birçok üst düzey yönetici de bu düşünceyi dillendirmedi mi?

Sınırımızda PYD’nin devlet kurmasını isteyen CHP Genel Başkan Yardımcıları yok muydu?

“PKK, PYD, YPG terör örgütü değil” diyenlerle kol kola olacaksınız ama yaratık İsrail Gazze üzerinde soykırım yaparken, orada mazlumlar için şu an zor şartlarda mücadele veren Hamas’ı da terör örgütü ilan edeceksiniz. Burada gerçekten çok büyük bir çelişki yok mu? Zaten Hamas terör örgütü olsa, tüm terör örgütlerine sahip çıkan sizler niçin onu atlasın ki?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’ı Kuvayımilliye’ye benzetmesine karşı çıkan tipler, yahu sizler nasıl insansınız, siz de zerre vicdan, merhamet yok mu?

Terör devleti İsrail, 35 bin masum insanı öldürdü, bunun yarısı çocuk. Bir gün olsun İsrail’in alçaklığını lanetlenemediniz. Türk’ü, PKK’lı ittifaklarda satıyorsunuz onu anladık da sizin imanınız, insanlığınız, Müslümanlar zulme uğrarken üç maymunu oynayacak kadar mı zayıf?

Yani siz “Aynı emperyalist devletler aynı derecede şiddetle Türk’ün de Arap’ın da Irak’ın da Anadolu’nun da Suriye’nin de düşmanlarıdır…” (Hâkimiyeti Milliye, 23 Temmuz 1920) diyen Atatürk’ü mü savunuyorsunuz?

Mustafa Kemal Atatürk’ün 9 Mayıs 1920 tarihinde TBMM’ye yayınlattığı “Bütün İslam Alemine Beyannamesi” içindeki “Birer birer yâdellerin kahır ve cebri altına giren aziz kardeş yurdlarına ağlarken nihayet Kıblegâhı İslâmı, Ravzai Nebeviyi taşıyan Hicaz ve Yemen hıttaları, Filistin ve Irak, Hindistan müntahalarına kadar Asyada İngiliz saltanatının engin, nihayetsiz bir şehrahı oldu. Kurunu vusta muharebelerinde vahşi ve hain bir idrak ile içinden tehlike gelebilecek komşu memleketleri boşluk haline çevirmek siyaseti şimdi aynı maksadla Anadoluya karşı tatbik ediliyor.” sözlerini idrak edecek zekâ ve karakter sahibi olmadığınız için zaten ikiyüzlülük içindesiniz. Vicdansız ve merhametsiz halinizi de besleyen bu durumdur.

Sizin, Kuvayımilliye hakkında ahkâm kesecek ne bir siyasi ve ideolojik duruşunuz var. Ne de ABD-İsrail yanında dururken Hamas hakkında ahkâm kesmeye hakkınız var.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin, 3 çocuğu ve 4 torunu İsrail’in bombalarıyla şehit edilmişken sizin ahkâmlarınız kokuşmuş, komplo teorileriniz zaten toptan çürümüştür.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Hamas’ın terör örgütü olarak kabul edilmemesi son derece utanç vericidir. Hamas bir terör örgütüdür” (27 Ekim 2023) dedikten sonra, bu sözünü bile inkâr edip “Bugüne kadar Hamas’a terör örgütü demedim.” (13 Mart 2024) şekline bir dönüş sergilemişken, bizlere ne Kuva-yi Milliye edebiyatları yapın ne de Hamas ahkâmları kesin.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kuvayımilliye örneği vermesi bizim tarihimizi küçük düşürmez. Aksine Atatürk’ün “Mazlum milletler” dediği topluluklara örnek olur, motivasyon sağlar. Çünkü Atatürk tarihte bu mazlum milletleri “Düşmanın kahır ve cebri altına giren aziz kardeş yurdlarına ağlarken…” şeklinde tarif ediyordu.

Kuvayımilliye, Türk tarihinde işgale karşı şanla, şerefle verilmiş destansı mücadelenin adıdır. Kuvayımilliye’nin ruhunu donatan, Atatürk’ün “Ya İstiklal, ya Ölüm” sözüdür.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurdu savunmak ve korumak olan temel görevi yerine getirmek, doğrudan doğruya, ulusun kendisine kalıyor. Buna Kuvayımilliye diyoruz…” sözü elbette her mazlum milletlere rol model olabilir.

14 bini çocuk toplamda 35 bine yakın masum insanı öldüren İsrail’in her yaratık askerini, işgal edilmiş topraklarında yok eden, yurdunu kurtarmaya çalışan her Hamaslı şerefli mücadele vermektedir.

ABD’nin silahlarını verdiği terör örgütlerini “Vatansever oluşum” gören, onların ‘sınırımızda devlet kurmasını’ isteyen emperyalizm kuklası CHP’ye çalışan tipler, hadi işinize bakın burada sizlik bir durum yok…

Sadece İsrail’in mazlumlar üzerindeki vahşeti karşısında 2 dakika insan olmayı deneyin. Belki başarabilirsiniz…