Dün Cumhuriyet Bayramı’mızı kutladık…

Gördük ki, CHP hem Atatürk’ü hem de cumhuriyeti istismara devam ediyor…

Aslında umurlarında değil…

Sadece sömürü…

Sadece kamuoyunu yanıltmak için… Nevşehir’de yaptıkları gibi… Resmi program dışında Y-CHP “yürüyüş” izni istiyor, Valilik de vermeyince başlıyorlar Vali’yi topa tutmaya…

*

Kâh “Suriye’de ne işimiz var” diyorlar, kâh İP’le “parlamenter sisteme dönüş” istiyorlar…

Yetmiyor, İstanbul’da “Suriye Konferansı” düzenliyorlar… Bütün meseleleri Erdoğan’ı indirmek…

Partinin Atatürk’le alâkası kalmamış, bölücülerin işgali altında… Kimi “Mecliste rakı isteriz” diye tutturur, kimi Hakkâri’de “Yerel özerklik şartını getireceğiz” der…

Kimi Kürtçü, kimi sosyalist dinci, kimi kripto FETÖ’cü, kimi LGTB’li, kimi Ermeni devşirmesi bir sürü bölücünün işgalinde Y-CHP… Sözde Cumhuriyet Bayramı gösterileri o kadar sırıtıyor ki!

*

Dersimli Kemal, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diye bayram mesajı yayınlıyor; “milletin CHP’den seçtiği 15 milletvekilini İP’e kiralıyor”!

PKK’yı Meclise taşıyan, taşeronluğunu yapan, terörist cenazelerine katılan, “PKK/YPG’yi terör örgütü görmeyen” de Y-CHP…

Her evden oy veren Y-CHP, desteklediği HDP’li vekil ölünce Ermenistan bayrağına sarılı tabutla defnedilirken ağzını açmadı…

Onların ne “asker selamı” ile ilgileri var ne de Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği ile… Onlar için “cumhuriyet”, akşam verilen resepsiyonda rakı veya viski içmekten ibaret!

Lâkin… Ne kadar “cumhuriyet tiyatrosu” oynasalar da partinin içi kaynıyor… Önce Yılmaz Ateş, şimdi de Muharrem İnce… İsyan bayrağını açtılar, gayri örtbas edemezler…

Ateş’in “CHP, FETÖ’ye teslim oldu” sözleri, “fikir özgürlüğü yalanı”yla yaşayan Y-CHP’de ihraç tehdidiyle karşılaştı…

Baykal ise sessiz…

*

Dersimli Kemal’in “Gel bakalım Muharrem” esprisine konu olan Muharrem İnce, solu ve Y-CHP yönetimini eleştirdi: “Solcuların bir kısmı PYD’yi savunuyor. PYD kim? Amerikan petrol kuyularının bekçisi!”

“Ben grup başkanvekili olsaydım, o tezkereye gönül rızası ile ‘evet’ derdim. Barış Pınarı Harekâtı’na destek veriyorum.”

İnce, bize “işgalci” diyen AB’deki sosyalist milletvekillerinin ağzının payını vermiş:

“10 bin kilometreden gelen ABD’ye işgalci demiyorsunuz. Sınırlarımızda cereyan ediyor olay, Türkiye güvenliğini sağlamak istiyor bize işgalci diyorsunuz.”

Yılmaz Ateş’i ihraç etmeye kalkanlara diyor ki: “Önce bana destek olanları harcıyorlardı, şimdi selam verenleri bile harcıyorlar. Yazık, ayıp! Bunun bedelini ağır ödeyecekler.”

*

Y-CHP’nin, Erdoğan’ı devirme planı tutmadı…

Devlet Bahçeli’nin millî direnişini aşamayınca… Devlet Bey ve MHP sürekli hedeflerinde şimdi…

İP’ten, Türkmen Beyi’nin hastalığından medet beklediler, olmadı…

Ne yapacaklarını bilmez haldeler, şimdi için için kaynıyor Y-CHP… Y-CHP, Türkiye’nin ciddi bir beka meselesi haline geldi…

Bundan sonrasını Atatürk’ün partisini işgal eden mandacılar düşünecek! Dediğimiz gibi cin şişeden çıktı…