RUH AYNI, BEDEN AYNI, İRADE AYNI

RUH AYNI, BEDEN AYNI, İRADE AYNI

RUH AYNI, BEDEN AYNI, İRADE AYNI

Yurt nasıl olur, vatan kelimesi can vermeden, toprağı sulamadan olur mu?
O kudret ki, gökten hilalin şehit kanına yansıması ile bayrak olmuş ve bastığı topraklar Türk’e yar, Türk’e yurt olmuştur…
Malazgirt, Türk’ün destansı savaşı sonucu bize bahşettiği son Türk toprağında her zaman aynı ruh ile kutlanmalı…
Selçuklu atalarım son kez geldiği bu bereketli Anadolu topraklarını ebediyete kadar Türk toprağı yapmıştır…
Bozkurt Alparslan Atam, Romen Diojen’i yendiğinde Dünya’ya Türk damgasını bir kez daha güçlü bir şekilde vurmuştur…
Türk Ergenekon’dan çıktığından beri gittiği her yere huzur, adalet getirmiş, barbarlığı vicdanla, insanlığa nizam ve ahlak getirerek sonlandırmıştır. Gerçi sonraları adımız hep “Barbar Türk” diye anılsa da onların bahsettiği cahil, kabasaba ve cani olmak değil sadece din olarak inancımızın İslam oluşundandır. Eğer ki Hristiyan bir topluluk olsa idik bugün uygarlığın sembolü olarak Türk adı geçerdi…
Bozkurt Atam Mustafa Kemal Atatürk’ün adını koyduğu Türk’lerin yaşadığı ülke anlamında Türkiye Cumhuriyeti’nde Sultan Alparslan gibi savaşçı, Atatürk gibi cesur ve yiğit nice Türk evlatları tam bir Bozkurt ruhuyla malesef yine bugün yurdunu cansiperane savunmak zorunda kalıyor…
Savaşçı Türk’ün güvendiği üç şeyi sayarken sadece sahip olma değil gururlandığı değerler olarak gücü bunlardan aldıklarını belirtmişlerdir…
Savaşa giderken sırtını dayadığı, güç adrenali yaratan şeyler “At, Silah, Avrat” olmuştur. Yiğidin elinde pusat, düşmana varmada atı ve geride nesilleri büyüten anne sıfatıyla yücelttiği çocuklarını ve evini emanet ettiği eşi…
Günümüzde ufak nüanslarla değişen tek şey at yerine başka güvenlik araçları olmuştur…
Ruh aynı, beden aynı, irade aynı…
Tanrı Türk’e yar olsun çünkü adımızı ve dinimizi değişmedikçe düşmanlarımız bitmez…
Biz “Bir ölür bin diriliriz ve her Türk asker doğar” dedikçe onlar manasını halen çözemiyorlar, bize savaşarak yeneceğimiz yeni cepheler açıyorlar…
Emir ve ültimatom gibi Dünya’ya verilmiş bu mesajların sırrına eremeyenlere hergün hala Türk Silahlı Kuvvetleri ders niteliğinde Türk iradesini öğretiyor, onlarda tembel öğrenci misali tekrar tekrar sınıfta kalıyorlar…
Adaleti tüm Dünya‘ya, gerçek İslam dinini de Müslüman topluluklara biz öğreteceğiz…
Türk tarihi hep gurur verici zaferlere sahip olmuştur…
Bizler Türk olarak doğmanın, Allah’ın son dini Müslüman olarak kelimei şehadet ile ölecek olmamızın kıvancını yaşamalıyız…
Haç ile Hilal’in savaşı Beka dertlerimiz yeni zaferlerle bitecektir. Türk girdiği hiçbir oyunu, savaşı kaybetmez er yada geç kazanır…
Dünya’ya yeniden Türk adaleti ve nizamı gelecek, insanlık böyle huzur bulacaktır…
Malazgirt Zaferi’mizin 948.Yılı Kutlu Olsun.

Leyla Düzel

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ