Milliyetçilik senin neyine Kılıçdaroğlu?
(Orhan KARATAŞ)
PKK unsurlarıyla iş birliği yapan, YPG’yi korumaya alıp sahiplenen Kılıçdaroğlu’nun, MHP ile millilik yarışına girmesi, tavşanın aslana meydan okuması gibidir ve eşyanın tabiatına aykırıdı
Yerel seçimlerin en önemli, en belirleyici unsuru hiç kuşkusuz ittifaklar olacaktır. Cumhur İttifakı açık, net, şeffaf bir şekilde, onur ve gururla Türk milletinin karşısına çıkmıştır. Adayları, hedefleri bellidir ve bilinmektedir. Yapılan iş birliğinde hiçbir tartışma, şaibe veya şüphe bulunmamaktadır. Aziz milletimiz, Türkiye’nin her yerinde Cumhur İttifakı’nı benimsemiş, sahiplenmiş ve bağrına basmıştır. İttifak yapılan seçim çevrelerindeki uyum ve birliktelik yüksek seviyededir.

TEK ORTAK TARAFLARI, KAOS OLUŞTURMAK
Cumhur İttifakı’nın karşısında ise, adına “millet” dedikleri, ama her şeyi ile zillet olan bir oluşum var. Bu ittifakı, aynı havayı teneffüs etmeye dahi tahammülü olmayan partiler ve liderler oluşturuyor. Tek ortak tarafları kriz oluşturmak, kaos çıkarmak, bölücü ve hainleri belediyelere taşımak ve ülkenin geleceğini karartmaktır. Bu tespitimiz, bu kirli ittifakın sözcülerinin açıklamaları ile, gösterdikleri adayların kimlik ve kişiliği ile, yaptıkları listelerde yer alanların sicili ile belgelidir. Bu kadar net olmasına rağmen, özellikle CHP’nin başından gelen milliyetçilik açıklamaları, ülkücülere çağrı yapması pişkinliğin nerelere kadar ulaşabileceğini gözler önüne sermektedir.

KILIÇDAROĞLU KONTROLDEN ÇIKTI
Kılıçdaroğlu’nun milliyetçiliği ağzına alması, ülkücülüğü diline dolaması, milliyetçiler ve ülkücüler için bir zulümdür. Kılıçdaroğlu iyice kontrolden çıkmış durumdadır. PKK unsurlarıyla iş birliği yapan, YPG’yi korumaya alıp sahiplenen birisinin, MHP ile millilik yarışına girmesi, tavşanın aslana meydan okuması gibidir ve eşyanın tabiatına aykırıdır. Sayın Bahçeli, “CHP Genel Başkanı bizimle boy ölçüşemez, millilik konusunda bizim yanımızdan bile geçemez. Çünkü ağırlıklarımız farklıdır, ligimiz farklıdır, safımız başkadır, zihniyetlerimiz bambaşkadır. Kılıçdaroğlu ve hülle partisi İP, ne milliyetçiliği bilir, ne de milliyeti. Ne adamlığı bilirler, ne de erdemli olmayı. Onlar gitsin HDP’yle fısıldaşsınlar. Onlar gitsin PKK’yla yanak yanağa versinler. Onlar gitsin YPG/PYD/FETÖ muhipliğiyle meşgul olsunlar. Zira yaptıkları budur. Yapacakları da budur” diyerek, kendisine hak ettiği cevabı vermiştir. Hem ülkeyi, hem CHP’yi bu Kılıçdaroğlu’ndan kurtarmak milli görev haline gelmiştir. Seçim sonrasında CHP’nin kendi içinde bu meseleyi halledeceği anlaşılıyor. Ancak, CHP’ye oy veren vatandaşlarımız, PKK’ya mahkum değillerdir. Özellikle Atatürk sevdalısı kardeşlerimizin zilletten çok rahatsız olduklarını biliyoruz. Cumhur İttifakı bu vatandaşlarımız için de bir limandır.

ZİLLET, TERÖRİSTLERİN DE ÜMİDİ
Ne yazık ki, zillet bütün unsurları ile birlikte terör örgütlerinin, bu ülke ve milletle meselesi olanların ümididir. Bunu artık herkes görmüş ve anlamıştır. Mercimek, patlıcan, patates istismarı ile, tank-palet fabrikasının satıldığını iddia etmek gibi su katılmamış bir yalanla zihin bulandırılma gayretleri karşılık bulmamış ve geri tepmiştir. Seçim günü yaklaştıkça tablo daha da netleşiyor. Zillet her yerde kaybetmeye mahkumdur. Nitekim, bu kesin gerçeği kendileri de görüyorlar ve çaresiz biçimde çırpınırken yalan, iftira, riya gayretlerini, kriz ve kaos çıkarma çabalarını yoğunlaştırarak, son bir defa daha şanslarını denemek istiyorlar. Bu halleriyle zilleti oluşturanlar çok ciddi bir beka sorunu haline gelmişlerdir. Ancak, ne yaparlarsa yapsınlar, beyhudedir. Sonuç alamayacaklar ve Türk milleti bu kirli ittifaka asla geçit vermeyecektir.

MHP, FARK OLUŞTURUYOR
31 Mart’ta yerel seçim yapılacağı için, Cumhur İttifakı’nın kapsamına girmeyen seçim çevreleri de var. Her parti kendi adayı ile yarışmaktadır. MHP buralarda son derece iddialıdır. Son derece ehil ve dürüst adaylar çıkarılmıştır. Alternatif oluşturmuş ve seçenek sunmuştur. Gösterilen adaylar projeleri ile, iddiaları ile, birikim ve kimlikleri ile fark oluşturmaktadır. Türk milleti, MHP’li adaylara büyük bir gönül rahatlığı, güven ve gururla oy verecektir. Bütün işaretler, 1 Nisan’da MHP’nin kazanacağı belediye sayısı ve alacağı oy oranı ile büyük bir patlama yapacağını ve bu seçimlerin yıldız partisi olacağını gösteriyor. Zilletin bütün karalama ve yıpratma çabalarına rağmen Türk milleti, MHP’ye yüksek bir teveccüh gösteriyor. MHP, bu ülkenin bölünmez bütünlüğünün teminatıdır. MHP’nin seçimlerdeki başarısı, aynı zamanda özellikle zilleti oluşturanlardan MHP’ye yapılan ahlaksız ve ölçüsüz saldırılara da bir cevap olacaktır.

CUMHUR İTTİFAKI, TÜRKİYE’DİR
MHP lideri Sayın Bahçeli, yaptığı yurt gezilerinde MHP’li adayların önemine ve önceliğine dikkat çekerken, Cumhur İttifakı’na da ayrı bir özen gösteriyor. “Aynı geleceğin, aynı iradenin, aynı ittifakın eşit ve onurlu mensuplarıyız. Bu nedenle üslubumuza, sözlerimize azami dikkat edeceğiz. Nezaketi elden bırakmayacağız. Siyasi rekabeti yozlaştırmayacağız, kırıcı, incitici olmayacağız. Çünkü Cumhur İttifakı, Türkiye’dir, Türk milletidir, tarihin doğru yerindeki duruştur. Cumhur İttifakı, milli hedeflerin ana kulvarı, ana karargâhıdır”diyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın da bu konuda çok hassas olduğu muhakkaktır. Adayların ve diğer partililerin de bu hassasiyeti göstermeleri hayati önemdedir. Zillet ittifakını oluşturan CHP’nin, İP’in, HDP’nin, ÖDP’nin, SP’nin, Cumhur İttifakı’nın hisarında gedik açmak için uğraştıkları unutulmamalıdır.