2019 yerel seçimleriyle birlikte siyasallaşmaya başlayan Cem Yılmaz ya kendi iradesiyle ya da bağlı bulunduğu ajansın görevlendirmesiyle çıtasını yükselterek PKK ortak noktasında buluşan terörist Selahattin Demirtaş’a ve etki ajanı Osman Kavala’ya sahip çıkan açıklamalar yaptı.

Katıldığı programda kendisine “Bir vatandaş olarak, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusu yöneltilmiş, o da “Kim olduğu, ne olduğu bilinen, ne yaptığı bilinen bir insanın böyle gizemli bir suçu varmış gibi gösterilmesini biz oturduğumuz evden anlayamıyoruz” cevabını vererek bu kişilerin suçsuz olduğunu           savunmuştur.

Cem Yılmaz sahip çıktığı bu bölücüler yüzünden büyük bir tepki aldığından dolayı, kendisine yönelen tepkileri dindirmek adına şehit çocuklarının eğitimine katkı sunmak için sahne aldığı programları hatırlatmak zorunda kaldı. Ama nafile… O çocukların anasını, babasını şehit eden terör örgütü PKK’nın mensuplarını ve destekleyenleri savunacaksın ama “Ben 100 tane şehit çocuğunun eğitimine katkı sağlamak için sahne aldım” diye propaganda yapacaksın.

Hadi Cem Yılmaz’ın cesareti varsa gitsin o şehit çocuklarının yüzüne “Ben sizin eğitiminize katkı verdim ama babanızın, ananızın katili olan PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın suçsuz olduğuna inanıyorum, bir an önce serbest bırakılmasını istiyorum” desin. Diyebilir mi?

“PKK’lıların cenazesine katılmayan HDP milletvekilleri hakkında soruşturma açtırırım.”

“Biz PKK’yı silahlı bir halk hareketi olarak tanımlıyoruz. PKK’yı terör örgütü olarak tanımlamıyoruz.”

“PKK’lı gençlerin ölüsüne de, dirisine de sahip çıkacağız.”

Bu sözlerin sahibi terörist Demirtaş’ı sanırım kolaylıkla şehitlerimizin azmettirici katili olarak görebiliriz. Buna benzer yüzlerce terör örgütü PKK’yı öven, destekleyen, teröristlere sahip çıkan açıklaması var. Hendek-Çukur-Kobani olaylarında 1000’e yakın askerimizin, polisimizin ve masum insanların şehit olmasında, hayatını kaybetmesinde bizzat azmettirici olarak tarihe geçmiştir.

Cem Yılmaz “Selahattin Demirtaş PKK’lı değildir, terörist değildir, PKK ile hiçbir bağı olmamıştır” diyebilir mi? Buyursun diyebiliyorsa söylesin…

Cem Yılmaz “Gizemli bir suçu varmış gibi gösterilmesini biz oturduğumuz evden anlayamıyoruz…” sözleriyle niçin aptalı oynamaktadır?

Sanatçı dediğin okuyan, araştıran, ülkedeki gelişmeleri takip eden, ülkesini, insanını, vatanını, bayrağını, askerini, polisini seven kişi olmalıdır.

          “PKK’lı terörist” kimliği tartışmasız olan Selahattin Demirtaş’ı ve “PKK’nın silah bırakmasına gerek yok” diyen, her türlü bölücü toplantıda ve sponsorlukta baş aktör olan Osman Kavala’yı “suçsuz” diye savunan Cem Yılmaz’ın sanatçılığı bu tarife göre hangi kapsama giriyor acaba?

Cem Yılmaz’ın PKK ortak noktasında buluşan Selahattin Demirtaş’a ve Osman Kavala’ya sahip çıkmasından sonra kendisine tepki gösteren önce “Gemi biraz sola mı çekiyor Kuna?” başlıklı, daha sonra da “Cem Yılmaz PKK’yı kınayan bir cümle kurabilir misin?” başlıklı yazı yazdım. Her iki yazımda da Cem Yılmaz’ın sinema filmlerinde yer alan repliklerini kullanarak yazı içindeki cümlelerimi renklendirmeye çalıştım.

Bunlardan bazıları şunlardır:

“Gemi biraz sola mı çekiyor Kuna?”

“Ülkede olup bitenleri Garavel Usta gibi koklayarak mı anlamaya çalışıyorsun?”

“Bi cisim yaklaşıyor mu Cem Yılmaz?”

“Sen bunları görmedin de Zeki Müren mi seni görecek Cem Yılmaz?”

“Hayırdır ne oldu da PKK’lılarla donla sevişmeye başladın, Erşan Kuneri kılıklı Cem Yılmaz?”

“Sen geç içeri geç, biz sana anlatalım her şeyi Cem Yılmaz…”

Bir de Cem Yılmaz’ın “Sana Kasımpaşa’dan Apaçi Selim’in selamı var desek?” repliği üzerinden her iki yazımda da şu cümleleri yazmıştım:

Önce: Şu gemini SOL’un ihanet denizinden geri çevir, Türk milletinin sanatçısı olmaya çalış… Yoksa seni Kasımpaşa’dan Apaçi Selim dahi kurtaramaz…

Sonra: Aksi hâlde “Kasımpaşa’dan Apaçi Selim’in selamı var” desen bile senin bu ihanete destek kampanyasındaki rolün asla unutulmayacak ve seni kurtaran olmayacak Cem Yılmaz…

Birinci yazıdaki cümleyi görmeyen, haberleştirmeyen CHP-HDP merkezli Sol’un hain, gerzek, ahmak medyası, ikinci cümleyi de “MHP’li Yıldıray Çiçek, Cem Yılmaz’ı tehdit etti” diye servis etti.

Oysa her iki yazıdaki bu cümleler Cem Yılmaz’ın filmindeki repliğin ironi katılmış hâliydi.

Cem Yılmaz Yahşi Batı filminde değerli eşya taşıdıkları at arabasıyla giderken yollarını Kızılderililer kesiyor. Sonra aralarında şöyle diyalog geçiyordu:

“Yahu biz İstanbul’dan geliyoruz. Kızılderililer için de Türk’tür derler hani.”

+ “Kenan abi, var mı öyle bir şey?”

– “Yok oğlum öyle bir şey, topla topla!”

+ “Kasımpaşa’dan Apaçi Selim’in selamı var desek?”

Bu diyaloga rağmen Kızılderililer Cem Yılmaz’ı ve arkadaşını film sahnesinde soyup soğana çevirmişti.

Yazılarımda kullandığım “Kasımpaşa’dan Apaçi Selim’in selamı var” hikâyesi budur. O selam bile Cem Yılmaz’ı kurtaramamıştı.

Yine Cem Yılmaz’ın filmindeki repliklerinde yer alan “vurmaya giderken kendine vurduran Civelek” diye tarif edeceğimiz “Solcu Medya” bu replik ironisinden tehdit çıkardı.

Vururuz, asarız, öldürürüz ifadesi nerede Civelekler?

Hain gerzekler, on binlerce kişiyi öldüren terör örgütü PKK’ya mensup olan ve yönlendirdiği terör eylemlerinde bine yakın kişinin hayatını kaybetmesinde azmettirici rolü üstlenen terörist Demirtaş’ı savunuyorlar ama “tehdit etti” propagandasını bizim üzerimizden yapıyorlar. Öldüren terör örgütünü ve azmettirici katili savunan sizlersiniz…

Cem Yılmaz’ı da bu ihanet çizgisine düştüğü için eleştiriyoruz. Onun PKK’lıları ve etki ajanlarını savunmaya hakkı var da, bizim Cem Yılmaz’ı bu konuda eleştirme hakkımız mı yok?

Şehit çocuklarının eğitimine katkı sunarken, o şehit çocuklarının baba ve analarının katillerine sahip çıkma noktasına gelmesini sorgulamayalım mı?

Bu ihanete alkış mı tutalım?

Cem Yılmaz’ın filmindeki “Seni Kasımpaşa’dan Apaçi Selim dahi kurtaramaz…” repliğini kullandığımız için biz tehditçi oluyorsak, PKK’lıları savunan Cem Yılmaz, Türkiye’yi mi tehdit ediyor acaba?

Hain, satılmış, gerzek “Sol medya” PKK’nın kucağında zevklendiği için Cem Yılmaz’ın PKK’lılara sahip çıkmasına bu manipülasyon içerikli propagandalarla destek vermektedir.

On binlerce kişiyi öldüren terör örgütü PKK’nın mensuplarını savunup, bizi “tehditçi” ilan eden embesillerin maskesini her daim düşürmeye devam edeceğiz.

Sol, yancı ve yandaş medya bizi “tehditçi” ilan etmiş, siz de bunu yediniz öyle mi?