İLBER HOCA’ DAN

BALIKESİR GERÇEKLERİ…

(Ramazan KARACA)

Cumartesi günü akşam saatlerinde şehrimize gelerek 1. Altıeylül Kitap Fuarı’nda bir söyleşi yapan İlber Ortaylı Hoca, dinledikçe kafamıza dank eden Balıkesir gerçeklerini anlattı. Dün de 10.10. 2021 Dünya Balıkesirliler Günü olduğu için Hoca’nın anlattıklarına değinmek şart oldu…

İlber Hoca yıllar önce rahmetli Sabri Uğur zamanında birçok defa gelmiş ve konferanslar vermişti. O yıllarda da belli tarihi bazı konulara değinir sohbetler ederdi. Önceki gün geldiğinde süre az olduğu için ağırlıklı olarak Balıkesir üzerinde durdu. Bizlerin her nedense üzerinde daha çok durmamız gereken Balıkesir’in ne olduğunu nasıl bir değerlere sahip olduğunu anlattı. Bunları zaten biz biliyoruz diyenler olabilir. Olsun böylesi bir ismin bunu tekraren de olsa söylemesi ve bizlere hatırlatmasında fayda vardır, diye düşünüyorum…

Şimdi gelelim benim en çok dikkatimi çeken noktaya… İlber Hoca konuşmasının bir bölümünde Mustafa Necati Bey’i anlatırken şu vurgulamayı yaptı: “Balıkesir’de gençlerin imtihanlarla yetenekleri tespit edilerek ortaya çıkarılmalı ve ona göre okulların kurulması gerekir. Çünkü burası Türkiye Cumhuriyeti’ni kalkındıran bir eğitimin merkezi olmuştur. Siz burada 1920’lerde 30’larda eğitim görenlerin isimlerini, münevverlerin bir listesini elinize alsanız, şaşarsınız kimler var diye… Mesela bizim Hoca Halil İnalcık buradan mezun oldu, daha birçok sayısız insanlar var. Buranın başka bir toprak olduğunu anlarsınız. Çocuklarınızı Ankara’daki Milli Eğitim Bakanlığının standart programlarına göre yetiştiremezsiniz; burası ayrı bir yer. Dünyanın her tarafında bazı yerler için, bazı istisnai uygulamalar söz konusudur. Bu bir eşitsizlik değildir. Çünkü deha ve zekâ az bulunuyor. Kabiliyetlerini harcayamazsınız.”

Bu sözleri sıradan birisi değil; çok sıra dışı ve ülkemizin şu an en çok itibar edilen Tarihçi ve Yazarı olan Prof. Dr. İlber Ortaylı söylüyor…”Ey Balıkesirliler burada öyle insanlar vardı ki, bugün onların devamı olan zekâ ve deha sahibi olan çocuklarınızı mutlaka tespit edin ve istisnai uygulamalarla yetiştirin” diyor. Daha ne desin!!!

Bir de Türkiye’de zayıf olanın kütüphaneler olduğunu ifade etti. Ardından da işte bu açıkları kapatmanın ve özellikle gençlerimizi kitapla tanıştırmanın ve onlara sevdirmenin bir anlamda gayreti olan bu Kitap Fuarlarının teşviki ve yapılmasının sevindirici olduğunu belirterek, devamlarının olmasını istedi.

Yağmur altında dinledi kendisini Balıkesirliler ve Balıkesir’de bulunan, yaşayan insanlar. Böyle itibarlı ve sevilen Hocalar geldiğinde insanlar her şart altında gelip dinliyorlar. Hava şartları uygun olsaydı biraz daha kalabilirdi. İnşallah önümüzdeki günlerde daha geniş organizasyonlarda tekrar aramızda olur.

Bu vesileyle Hocanın vurguladığı gibi, Kitap Fuarı’yla; güzel bir organizasyon gerçekleştirilerek şehir merkezimizde özlenen bir etkinlik yapıldı; dolayısıyla özellikle okullarda yapılan söyleşiler ve Kitap Fuarına getirilmeleriyle çocuklarımıza, gençlerimize ve üniversitelilerimize büyük bir katkı sağlandı. Bu güzel organizasyonu gerçekleştiren, başta Altıeylül Belediye Başkanı Hasan Avcı ve başkan yardımcıları olmak üzere emeği geçen ve destek olan herkese teşekkür ediyor ve 2’ncisinde buluşmak üzere inşallah diyorum…