“Gözünüz aydın! Virüs arttı, ölüm oranları yüksek…”

Sıtkı Şeremetli

“Gözünüz aydın! Virüs arttı, ölüm oranları yüksek…”

Malûmdur, insanlık olarak her dilde “Her şeyin başı sağlık” cümlesinin kadrini, kıymetini iliklerimize kadar hissettiğimiz günler içerisindeyiz… Virüs küresel bir iktidar kurdu. Ülkelerin yönetimini, ekonomisini, uygulamaları etkisi altına alarak yönetiyor. İnsanlar davranışlarını, dolaşımlarını ve ilişkilerini virüse göre düzenliyor. Özetle bu virüs küresel bir darbe gerçekleştirdi…

Maalesef bu durum, güzel memleketimizin bağrında barındırdığı darbe seviciler için bir fırsat gibi… Virüsün darbesi, bu darbe sevicilerin, birilerince yağlanmış ekmeğine bal sürüyor sanki… Kurmuşlar sofralarını, ballandıra ballandıra köstek oluyorlar… Sanki bu memlekette yaşamıyorlar, bu memleket yıkılsa bayram edeceklermiş gibi bir muhalefet güdüyorlar. Destek yok, çözüm önerisi yok ancak eleştiri, saldırı, yalan beyan ile halkı kandırma, korkutma, kaos fitilini ateşleme… Yani her türlü siyasi çirkinlik bunlarda… Yapılanlara kör bakıyorlar, dinlemiyorlar ve ortaya bir yalan atıp milleti galeyana getirerek iktidarı çökertmeye çalışıyorlar. Küresel anlamda yaşanan bu kriz döneminde dahi kendi çıkarlarının peşindeler, “nasıl oy toplarız, rant sağlarız” hesabı yapıyorlar…* İktidarı olmak için can attıkları memleketin felaketini dört gözle bekliyorlar, sırf onlar kötü yönetti bizi seçin demek için… Bunların yaptığı muhalefet, memleketin refahı için değil kendi hırsları için…

***Hasta sayısının hatta ölüsü sayısının fazlalığı onlar için siyasi bir rant kazanımı… Biyolojik sağlığı tehlikede olan milletin ruh sağlığına da saldırıyorlar; çözüm üretmek, halkın sakin kalarak kurallara uymasını sağlamak, kaosu önleyerek refah ortamında virüsü bitirmek için çabaları yok… Meydanlarda, kürsülerde, ekranlarda, sosyal medyada kendilerini hırpalayarak haykırdıkları her şey ‘daha çok virüs, daha çok ölü, kaos ortamı, insanların ayaklanması, korkması ve yönetimin yıkılarak memleketin çökmesi’ için… Kendi iktidarları için milletin kaos ortamında perişan olmasını, iktidarın çökmesini, devletin itibarının yıkılmasını istiyorlar. Bunlar, bu hırsla güttükleri muhalefetleri ile arzuladıkları iktidarda, memleketi şer bir girdaba sürüklemeyi mübah görüyorlar. İçine yalanı, döneği, değişkenliği sığdıran siyasetin meşrebine dahi sığmayan bir ahlaksızlıkla siyaset yapıyorlar.

Mesele vakaların çokluğu mu, yoksa bu vakaları indirgemek için yapılması gerekenler mi? **Virüsü devlet getirmedi, devlet yaymıyor. Bu virüs insanlar tarafından yayılıyor. Hâliyle insanların duyarlılığı ile yayılım durdurulacak. Ama teoride “yönetimi iyileştirmek” için var olan muhalefet, bizim ülkemizde “yönetimi yıkmak” için var olduğundan; virüsün bitmesi için çabalamak işlerine gelmiyor. Şer bir ittifakla saf tutan CHP’si, İP’i, HDP’si, Saadet’i… Çözüm için bir çaba göstermedikleri gibi devletin milletle arasına girerek parazit yapıyorlar. Köstek siyasetleri susmuyor ki, millet uygulanan önlemlere yoğunlaşsın, söylenenleri dikkate alsın ve uygulasın… Sürekli olarak bir itibarsızlaştırma gayretindeler… İtibarsızlaştırarak milletin uyarıları dikkate almasını önlüyor ve dikkati kaosa yöneltiyorlar.

Bunlar hiç mi aynaya bakmıyor ya da nasıl bir pas ile kaplanmış gözleri ki bakıp da kendilerini göremiyorlar… Acaba hiç kendilerine soruyorlar mı, “Biz bu memleketin hayrını mı istiyoruz yoksa şerrini mi?” diye… Şu süreçte, birbirlerine asırlık düşman olan milletler dahi dayanışma içine girdi ama bizim muhalefet memleket için dahi bir dayanışma içine giremedi… Her şey o kadar açık ki, dertleri ne memleket, ne de millet… Asılmışlar bir ipe, memleketin bağrında sallana sallana fitne saçıyorlar. İmparatorluk zamanlarında, işgal edilecek bir ülkeye önce fitneciler salınırmış, bizim muhalefet de o hesap… Bizim diyoruz da lafı güzaf… Kim bilir, kim saldı…

Bunların parazitliğine kulak kabartarak bir aymazlık içine düşenler, bir çamurun içine çekiliyor. Yazık ki memleketimizin güzel insanına, gözlerini bağlamışlar, kulaklarına fısıldıyorlar; hep bir huzursuzluk, hep bir memnuniyetsizlik, güven ortamının yıkılarak insanların buhrana itilmesi… Bunların yönetime gelişi, felaketin iktidarı gibi olur. Birlikle zaferleri tarihe işleyen milletin yönetimine talip olup da bir olamayan, birliğe kasteden muhalefet için söylenecek çok söz var, elbette ki üç maymun siyasetlerine sözlerimiz kâr etmez. Biz onlara göz aydınlığı vererek, nihayetlendirelim bu tatsız konuyu;

*Gözünüz aydın! Virüs arttı, ölüm oranları yüksek…*

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ