Duyun da inanmayın: Demirtaş, PKK’yı kınamış!

Duyun da inanmayın: Demirtaş, PKK’yı kınamış!

Duyun da inanmayın: Demirtaş, PKK’yı kınamış!

Gara’da terör örgütü PKK tarafından şehit edilen 13 vatandaşımızın ardından Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden ‘sözde’ kınama mesajının arkasındaki ‘hain’ algı operasyonunu Yeni Akit Yazarı Ali Karahasanoğlu köşe yazısında aktardı.

Duyun da inanmayın: Demirtaş, PKK’yı kınamış!

Ali Karahasanoğlu’nun çok konuşulan köşe yazısı:

Birçok internet sitesi, hatta bazı televizyonlar, haberi şöyle verdiler:

DemirtaşPKK’yı kınadı..”

Ben de merak ettim.

“Meral ablaya haksızlık mı yaptık yoksa.. Selahattin Demirtaş’ta değişiklikler var da, biz mi atladık” dedim, kendi kendime.

Haber, Selahattin Demirtaş’ın Twitter hesabından yapılmış..

Habere girişi, yorumlama kısmını atlayıp, hemen mesajın kendisine baktım.

Meral Akşener’in toz kondurmadığı.

Ahmet Davutoğlu’nun, Ali Babacan’ın.. Temel Karamollaoğlu’nun, “Serbest bırakılmalı canım..” dedikleri.

CHP’nin ise, “İttifakımız çakılmasın” diyerek, pencereden gelişmeleri izlediği Selahattin Demirtaş özelinde, dünkü paylaşım şöyle:

“PKK’nın elindeki 13 insanımızın katledilmiş olmasını açıkça kınıyorum.”

Öyle bir algı oluşturulmuş ki..

Öyle profesyonelce kurgulanmış ki..

Okuyan PKK karşıtı ise, sanıyor ki PKK kınanmış.

Okuyan PKK sempatizanı ise, açıkça görüyor ki, PKK kınanmamış, kınama ortaya servis edilmiş..

“PKK’nın elindeki” denilmiş.

“PKK’nın katlettiği” denilmemiş..

Hani “PKK’nın kaçırdığı”nı da inkar edecekler ama..

“PKK öyle kötü bir örgüt değildir, adam falan kaçırmaz. Onlar hayır kurumlarından öte, sivil toplum kuruluşlarıdır. 13 kişiyi devlet kaçırmış, Irak’ın kervan geçmez dağlarına bırakmış.. Orda yaşayan PKK’lılar da, bu 13 kişinin elinden tutmuş, ekmeklerini paylaşmışlar.. Yanlış anlamayın yani” diyecekler ama.. 

Şimdilik utanıyorlar..

“PKK’nın elindeki” diye başlayıp, cümlenin sonuna da “açıkça” kelimesini yerleştirerek, sanki PKK kınanıyormuş gibi bilinçaltına hitap edip, bir yandan da PKK’lılara, “İyi okuyun cümlemi. Ben sizi kınamıyorum” diyor..

Böyle riyakar bunlar..

ABD’nin haydutları bile gösterilen belgeler karşısında “Evet, bunlar yakın mesafeden, tek el ateş edilerek öldürülmüş insanlar” dediler.

“Doğru ise” şeklindeki ilk açıklamalarını düzelttiler..

Ama Selahattin Demirtaş, algıya devam ediyor..

Aynen, Diğer HDP’liler gibi..

“İktidara 5 soru” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi..

PKK 13 insanı kaçırmış mı?

Kaçırmış.

Sadece kaçırması bile, artık o canlardan, PKK’nın sorumlu olmasını gerektirir mi?

Gerektirir..

Dağın tepesindeki mağarada, “Teslim olun” diye bir çağrı sonrasında yapılan bombalamada dahi ölmüş olsalardı, yine bunun sorumluluğu, PKK’ya ait miydi?

Evet aitti..

Kaldı ki, öyle de olmamış.

Bombalamada değil, içerdeki PKK’lıların, tek el ateşleri ile öldürülmüş, 13 kişi.

Böyle bir vahşete karşı, “ama”sız, “mama”sız bir kınama beklerken..

Hüda Kaya ile başladık..

Faruk Gergerlioğlu ile devam ettik..

13 kişiyi, sanki PKK’lılar öldürmemiş gibi, oluşturulmak istenilen algıyı, şimdi Selahattin Demirtaş ile devam ettiriyoruz..

Duydunuz mu, milliyetçi geçinen İyi Partililer..

Duydunuz mu, TSK’yı suçlamaya kalkışan, CHP’liler..

Demirtaş’ın açıklamasını sürdürelim, belki sonraki ifadelerinden daha net bir kanaate ulaşırız:

“Diplomatik yollar yerine, siyasi şov amaçlı operasyon sonucunda ortaya çıkan trajedinin sorumluluğunu HDP’ye ve muhalefete yüklemek de aymazlıktır. Halka hesap vermesi gereken, iktidardır.”

Aman Allah’ım..

Karşımızda, şehirlerde bombalar patlatan.

Canlı bombalarla karakallara girip, asker-polis demeden insanlarımızı katleden bir örgüt var..

Eşinin yanında subayı şehid eden.

Patlattığı bombalarla, subay eşini, 1 yaşındaki bebeği katleden bir terör örgütü var.

AK Parti ilçe teşkilatı mensuplarına, muhtarlara gözdağı vermek için, onları elektrik direklerine asarak öldüren bir vahşi örgüt var..

O örgütün elinde iken ölen 13 insanımız ile ilgili paylaşım yapılırken..

PKK’nın adam kaçırmasına.. PKK’nın 13 kişiyi kafasına kurşun sıkarak öldürmesine tek kelime ile kınama yapılmıyor iken.

Öldürülmüş olmaları, fail belirtilmeden kınanır iken..

“Diplomatik yollar”dan bahsediyor.

Utanmaza bakın.

Ahlaksıza bakın.

Namussuz adama bakın..

PKK, askeri kaçıracak..

Devlet, diplomatik yollar arayacak?

Sanki karşısında bir devlet var.

Terör örgütü değil, karşımızdaki bir hukuki yapı sanki..

Vicdansızlığa bakın..

Çarpıtmaya bakın..

Hani dese ki, “İnsani ilişkileri devreye sokarak, iyi ilişkileri devreye sokarak bir girişim yapılmış mıdır, soruyorum.”

Bir derece anlarım..

Ama denilen şey ne?

“Diplomatik yollar takip edilmediği için 13 kişi öldü!”

Vay hain vay.

Terör örgütü 5 yıl o insanları elinde tutsun..

Senin partinin üst yöneticisi, “Birkaç ay misafir edip bırakacaklar” desin..

Kobani’de insanlar ölüyor, TSK yardıma koşsun” diye, sen ortalığı velveleye ver. İnsanları sokağa çıkmaya tahrik et..

Sokağa çıkan insanlar, 52 kişiyi öldürsün..

Yeri gelsin, PKK’lılara “terörist” diyeceğine, “gerilla” diyerek övgüde bulunmaya kalk..

Buna rağmen, bu devlet, senin aldattığın insanların oylarına saygı gösterip, seni TBMM’ye kabul etsin..

Ama yine sen..

PKK’ya bir çağrı yapıp da..

“13 kişiyi bırakın” deme..

PKK’lılar, kendileri için sona yaklaşıldığını anladıkları an, o 13 insanı öldürsün..

Bu sefer de, sen sahneye çıkıp, “Diplomatik yollar”dan bahset..

Yetinme..

PKK’lı teröristlere yönelik operasyonu, “siyasi şov” olarak nitelendir..

Öyle mi, Selahattin Demirtaş..

PKK adam kaçırsın..

PKK asker şehid etsin.

Ama devlet, PKK’lılara operasyon düzenleyince, bu “siyasi şov” olsun, öyle mi..

PKK 13 kişiyi öldürsün..

Cinayetleri PKK’nın işlediği belgeleri ile ortaya konsun.

Buna rağmen, HDP milletvekilleri Hüda Kaya ve Faruk Gergerlioğlu, “TSK bombalama yaptı, ölümler bu yüzden” imalarında bulunsun..

Sonra da..

Karşımıza barış elçisi gibi çıkartılan, saz çalarak bize sanatçı gibi tanıtılan Demirtaş kalksın, “HDP’ye ve muhalefete yüklemek aymazlıktır” desin..

Adeta, CHP ile yaptıkları ittifakı itiraf edip, muhalefetin avukatlığına da soyunsun..

İyi Partililer..

Çıkın bu sözlere bir cevap verin.

“Demirtaş, senin savunmana bizim ihtiyacımız yok” deyin..

“Diplomatik yol tanımı, bir terör örgütü ile geliştirilecek bir metod değildir”, deyin..

Diyemiyorsanız.

İttifakın kirli ilişkileri içinde, korkup, sinip, suskun kalıyorsanız.

Sandıkta seçmen size bunların tümünün hesabını soracağını bilin..

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ