TerörK’nın siyasi uzantısı HDP’nin İzmir il örgütü binasına geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen ve Deniz Poyraz isimli bir kadının öldürülmesi üzerindeki birçok sır perdesi henüz aydınlatılamadı.

– Katili böyle bir saldırı yapmaya kim yönlendirdi?

– HDP binasında o gün heyetli toplantı yapılacakken niye Deniz Poyraz’dan başkası yoktu?

– HDP İzmir il örgütü önünde PKK tarafından kaçırılan evladı için 2 yıldır nöbet tutan Mehmet Laçin’in HDP’li yöneticilerin saldırıdan kısa süre önce binayı boşalttığını anlatması üzerinde niçin kimse durmuyor?

– HDP İzmir il örgütü binasında çalıştığı söylenen Fehime Poyraz’ın hastalandığı için o gün işe gelmeyip saldırıda hayatını kaybeden kızı Deniz Poyraz’ın onun yerine günübirlik hizmet işine baktığı söylenirken, anne Fehime Poyraz’ın olaydan hemen sonra bina önüne gelip nutuklar atması ve gayet dinç görüntü vermesi üzerinde niçin kimse durmamıştır?

– Kızını kaybetmiş bir baba, olay yerine gelir gelmez niçin PKK ve teröristbaşı Öcalan lehine sloganlar atmaya başlamıştır ve onu bu şekilde davranmaya yönlendiren kim olmuştur?

– Olayın önü-arkası belli olmadan bu saldırıdan sonra niçin “Katil Devlet” diye Türkiye Cumhuriyeti hedef alınmıştır?

– Saldırıyı gerçekleştiren katilin sosyal medya sayfaları ve fotoğrafları anında servis edilirken, saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz’ın hiçbir sosyal medya sayfasının deşifre edilmemesinin (ya da hiç mi yok) sebebi PKK’lı kimliği olduğu için midir?

– Böyle olaylarda sicil araştırmaya meraklı medyamız katilin sicilini her boyutuyla araştırırken, saldırıda öldürülen Deniz Poyraz’ın bir hayli yüklü olan PKK’ya hizmet ettiğine dair sicili niçin araştırılmamış ve kamuoyu ile paylaşılmamıştır?

Sorular, soru içinde sorular…

HDP binasına yapılan saldırıda öldürülen Deniz Poyraz’ın üzerinden algılar oluşturmaya, kara propaganda yapmaya çalışanların oyununu tüm bu soruların cevabını arayan ve bazılarını aydınlatan MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli bozmuştur.

Mesela bu olayla ilgili şu tespitleri yapmış ve bazı sorular yöneltmiştir:

          “Öyle bir gün seçilmiştir ki, binada tek bir HDP’li yönetici yoktur, hatta planlı bir toplantı da iptal edilmiştir.”

          “Olayın vuku bulduğu gün, ne hikmetse, çay servisi yapan asıl şahsın yerine yardım amacıyla kızı binaya gelmiştir.”

          “Katilin ise Bozkurt işareti yapan ve silah tutan hâlini resmeden fotoğrafları sanki bir yerlerde hazırda bekletiliyormuş gibi anında servis edilmiştir.”

“Altını kalın bir şekilde çizerek soruyorum; bu katil gerçekte kimdir?”

          “HTS kayıtları çıkarılmış mıdır? Bağ ve bağlantıları kimleri ve nereleri işaret etmektedir?”

          “Provokasyonun içinde derin PKK’nın, yabancı istihbarat örgütlerinin, kiralık taşeronların parmağı var mıdır?”

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, bu tespitleri ve soruları yönelterek CHPHDP merkezli bir oyunu bozmuştur. Oyunları nasıl bozulduysa dengelerini kaybetmiş şekilde MHP Liderinin konuşmasından sonra hâlâ ve yine “Devlet Bahçeli olayı örtbas ediyor, katili koruyor, olayı meşru görüyor” gibi akla hayale gelmeyecek yorumlar yaptılar ve hâlâ yapmaya devam ediyorlar. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın yaptığı propaganda tam böyle bir içerik taşımaktadır.

          “Katilin ve iş birlikçilerinin en ağır cezaya çarptırılmasını istiyoruz” diyen, “HDP’yi masumlaştırıp partimizi, Cumhur İttifakı’nı ve Türk devletini suçlamak üzerine bina edilen bu cinayetin önü arkası, sağı solu, altı üstü sonuna kadar araştırılmalıdır. Kim ne biliyorsa, kimin elinde ne belge, ne bilgi varsa emniyet güçlerine ve adli makamlara teslim etmek durumundadır” diyen MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi böyle suçlayabilmek için ya ahmak ya da karanlık oyunu bozulmuş bir şerefsiz olmak lazımdır.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Öldürülen Deniz Poyraz’ın kim olduğunu ben size söyleyeyim, PKK’nın kırsal katılım sorumlusu, şehirden dağa çıkmak isteyen PKK sempatizanlarını terör kamplarına sevk eden halkanın içinde yer alan milis iş birlikçidir. Milis iş birlikçi, köy, kasaba ve şehirlerde yalnız ve sahipsiz görülen kişileri terör örgütüne devşirmek için çalışan, örgütün hain eylemlerine yardım ve yataklık yapan terörist demektir” sözleri bunların tüm oyununu elbette bozmuştur.

          “Kahvaltıda öldürülen, gariban, emekçi, masum Kürt kızı Deniz Poyraz” algısıyla “etnik fitne” yaratmaya çalışırlarken aile boyu PKK’lı çıkmaları tüm algılarını ellerinde patlatmıştır. Deniz Poyraz’ın emniyette ve yargıda devam eden birçok terör dosyası vardır. Geçen günlerde de yazdım. Deniz Poyraz terör örgütü bağlantısıyla defalarca gözaltına alınmış birisidir. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği “Milis iş birlikçi” göreviyle kaç kişiyi PKK’nın kucağına düşürmüş, o terörist olmalarına aracılık ettiği kişiler kim bilir kaç kişinin ölümüne sebebiyet vermiştir. Özellikle CHP medyası Deniz Poyraz’ın emniyet ve yargıdaki dosyalarını, sicilini araştırıp kamuoyuna paylaşmalıdır. Yapmıyorsa bir oyun peşinde olduklarını buradan da çıkarabiliriz.

MHP’nin bu milli hassasiyeti olduğu müddetçe hiçbir etnik fitne çabası Türkiye’de tutmaz. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, bakın bunların oyunlarını bu olayda da yine bozdu. Ondan çıldırmış gibi ne yapacaklarını bilemez hâle geldiler.