MHP lideri Devlet Bahçeli, 31 Mart yerel seçimleri sonrasında seçilen belediye başkanlarına yönelik, 3T adını verdiği “teşekkür, takdir ve tebrik” konulu ziyaretleri kapsamında dün Amasya’ya gitti. Burada vatandaşlara seslenen Bahçeli özetle şunları söyledi: CHP, HDP, İP aynı anda zillete düşmüşler, zihnen, fikren, siyaseten iflas etmişlerdir. CHP Genel Başkanı’nın Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde dün yapılan “CHP’li Belediye Başkanları Çalıştayı”nda yapmış olduğu konuşma amaçsız siyasetin çarpık bir numunesidir. Konuşmasının tek bir yerinde Türkiye’nin terör sorunundan bahsetmemiş, tek bir satırında karşı karşıya olduğumuz ağır tehditlerle ilgili görüş paylaşmamıştır. CHP Genel Başkanı’na soruyorum: Terörle mücadele hakkında ne düşünüyorsunuz? Hangi plan, hazırlık ve önerilere sahipsiniz? 22 Temmuz 2015’ten bu tarafa kaç şehit verdiğimizden haberiniz var mı? Sarımsağın yüzde 89, salçanın yüzde 90, çocuk bezinin yüzde 40 zamlandığını söylüyorsanız da, terörle mücadelenin artan maliyetlerini, bombaya, mermiye, askeri operasyonlara harcanan paraları hiç duydunuz, hiç hesap ettiniz mi? Türkiye ateşten gömlek giymişken, siz hangi yüzle konuşuyorsunuz?

ATEŞ VARSA SÖNER
Mutfakta ateş varsa söner, söndürülür, bugün az yediysek yarın çok yeriz, bugün kaybettiysek kısa sürede tekrar kazanırız, peki ağlayan analara ne diyeceksiniz? Omuzlarda taşınan şehit naaşlarına nasıl bakacaksınız? Bunu da soğan, patates, patlıcan istismarıyla mı tamir ve telafi edeceğiz? Türkiye yalnızca Suriyeli sığınmacılara 35 milyar dolar harcamışken, terörle mücadelenin faturası günbegün ağırlaşırken, küresel tefeciler, ekonomik tetikçiler saldırdıkça saldırırken Türkiye’nin aleyhine konuşmak, ekonomide tezviratlar üretmek adamlık mıdır? Millilik midir? Milli bekamızın soğan kadar da mı değeri yoktur?
Teröristler kanlı eylem nöbetindedir, fakat CHP’den çıt yoktur. Sınır ötesinde oyun içinde oyun vardır, ama CHP’den ses yoktur. Bu CHP hangi ülkenin partisidir? CHP Genel Başkanı son bir yılda milli gelirdeki düşüşün 135 milyar dolar olduğunu söylerken, karamsarlık aşılayıp kara kampanya tetikçiliği yaparken kimlerin gözüne girmek, hangi mihrakların dikkatini çekmek için çabaladığını artık herkes biliyor. Kılıçdaroğlu ne kadar üç maymunu oynasa da sınır ötesinden kaynaklanan terör tehdidi Türkiye’yi bir karar arifesine kadar taşımıştır.

TESLİM OLMAYACAĞIZ
Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin ve Kıbrıs Türklüğünün sinir uçlarına basan, sabrını zorlayan, tahammül sınırını test eden vahim gelişmeler karşısında da varoluş-yok oluş mücadelesinin eşiğinde olduğumuz açıktır. Kurulan tuzakları akılla, sabırla, milli güç imkânlarıyla bozmak zorundayız. Fakat teslim olmayacağız. Suriye’nin kuzeyinde acilen derinliği 30 km’yi bulan bir güvenli bölge kurulmalıdır. Kontrolü Türkiye’de olmalıdır. PKK/YPG’li caniler silahlarını derhal teslim etmelidir. Güvenliği sağlanan alanlara ülkemizde misafir olarak bulunan Suriyeli sığınmacılar peyderpey gönderilmeli ve yerleştirilmeli. Başka bir seçenek artık kalmamıştır. Türkiye’nin meşru, hukuki ve beka hassasiyetine uygun güvenli bölge hedefi ya karşılanmalı, ya da Fırat’ın doğusu ateşe verilmeli, Türk milletinin kudreti hainlerin tepesine inmelidir. ABD Türkiye ile terör örgütünü eşzamanlı idare etmektedir.

FAİZ ÇİLESİ ARTIK BİTMELİ
Merkez Bankası’nın faiz oranını %24’ten %19,75’e çekmesi sevindirici bir gelişmedir. Türkiye’nin büyümesine destek olan girişimcilerimizi, firmalarımızı, şirketlerimizi, iş âlemini faiz tasallutundan kurtarmak lazımdır. Faiz çilesine son verilmelidir.