235 belediye, yüzde 19 oy
(Orhan KARATAŞ)

Seçimlerin üzerinden 10 günden fazla zaman geçti. İstanbul’daki belirsizlik, her gün yeni boyutlar kazanarak ve artarak devam ediyor. İtirazlar ve gelişmeler çok ilginç bir boyuta ulaşmıştır. Normal akışa uymayan, siyaset ölçüleri içinde değerlendirmesi mümkün olmayan bir sürü şey ortalığa saçılmıştır. YSK’ya büyük görev düşmektedir. Yeniden seçim dahi gündeme gelmiştir ve bu işin nasıl sonuçlanacağını herkes gibi ben de merakla bekliyorum.

MESAJ ÇOK AÇIK

İstanbul seçimlerin tozu dumanı arasında sağlıklı bir seçim analizi yapılamadı. Herkes işine geldiği gibi bir sonuç çıkarmaya çalışıyor. Oysa, seçmenin verdiği mesaj çok açıktır. Cumhur İttifakı, oluştuğu günden bu yana milletten gördüğü teveccühü, en küçük bir fire vermeden bu seçimde de tekrarlamıştır. Sayın Bahçeli ve Erdoğan’ın seçim öncesinde koydukları yüzde 52 çıtasına ulaşılmış ve ittifak da, yeni hükümet sistemi de, önümüzdeki seçimsiz 4,5 yılın garantisi de en küçük bir tartışmaya yer olmayacak şekilde perçinlenmiştir. Bazı büyükşehir belediye başkanlıklarında beklenilen sonuçlar alınmasa da, aynı şehirlerin ilçelerinde, belediye meclislerinde ezici üstünlük sağlanmıştır. Bu durum aynı zamanda bir denge ve denetleme imkanı da getirmiştir. Özellikle zillet ittifakını oluşturanların HDP üzerinden Kandillilere bedel ödeme mecburiyetleri dikkate alındığında, bu son derece önemli, hatta çok hayati bir noktadır. Kontrol kesin olarak Cumhur İttifak’ını oluşturan partilerdedir. Zilletin diyet ödeme mecburiyetinin ne tür sonuçlar doğuracağını ve nerelere ulaşacağını zaman gösterecektir.

MHP, SÖZÜNÜN ARKASINDA

Bu seçimlerin kesin olarak ortaya koyduğu bir gerçek daha var. Cumhur İttifakı bir siyasi iş birliğinin çok ötesine geçmiştir. Zilletin neleri göze aldığı, kimlerle ne tür kirli iş birliği içine girdiği, bu ülke ve milletle meselesi olanların nasıl ümidi haline geldiği düşünülürse, Cumhur İttifakı’nın varlığı, önemi ve devamı çok daha iyi anlaşılır. Bir defa daha ve net olarak anlaşıldı ki, Cumhur İttifakı bu ülkenin geleceği ve teminatıdır. İttifakın bu seçimlerde sağladığı başarının içinde MHP’nin çok özel bir yeri olduğunu da unutmamak gerekiyor. MHP seçim öncesinde üzerine düşen her şeyi eksiksiz biçimde yapmış, canla başla çalışmış ve sonuna kadar sözünün arkasında durmuştur. Bunun aksini hiç kimse iddia edemez, edenler de yalan söylemiş olurlar. Daha ilk günden itibaren fitne çıkarmak için bazı çabaların olduğunu ibretle gördük. Hatta, sureti haktan görünüp televizyon kanallarında kin kusanlara da rastladık. Hepsi cevaplarını aldılar.

TAKDİR VE ÖDÜL

Türk milleti MHP’nin samimiyetinin, gayretinin, fedakarlığının ve özverisinin farkındadır. Bunu onaylamış, takdir etmiş ve ödüllendirmiştir. 2014 seçimlerinde 174 olan, daha sonra malum sebeplerle 127’ye inen belediye başkanlığı sayısı, rekor bir sonuçla 235’e ulaşmıştır. 3 bin’in üzerinde belediye meclisi ve il genel meclisi üyeliği kazanılmıştır. Büyükşehir dışında ve ittifak olmadan seçime girilen 30 ilden 9’unda belediye başkanlığı alınmıştır. Osmaniye ve Manisa ile birlikte kazanılan il sayısı 11’i bulmuştur. 10 İl’de de başkanlık çok küçük sayılarla veya Kars ve Iğdır örneklerinde olduğu gibi bir takım organize usulsüzlüklerle kaybedilmiştir. MHP’nin bu seçimlerdeki başarı oranını en doğru şekilde yansıtan, il genel meclislerinde alınan oy oranı yüzde 18.7’dir. Bu sonucu, MHP’nin kendi amblemiyle seçime girmediği büyükşehirler de dahil Türkiye geneline oranlayarak, yüzde 7.4 gibi bir rakam açıklamak, asla doğru olmadığı gibi, iyi niyetli de değildir.

AKLIMIZLA ALAY EDİYORLAR

Bu arada yeri ve sırası gelmişken, özellikle bazı zavallıların bir övünme payı çıkardıkları makam kapısı olmayan belediye meselesine bir açıklık getirmek istiyorum. Tunceli’nin garabet belediye başkanını örnek göstererek, “gelir gelmez ilk işi makam odasının kapısını söktürmek oldu” gibi haberlere ve sosyal medya paylaşımlarına rastlıyoruz. Nereye ve kime hizmet ettiği malum şahsiyeti şirin göstermeye yönelik bu haberler, insan aklıyla alay etmektir. Tunceli’deki zat eğer haber olacaksa, bozuk ve kirli siciliyle, “öz savunma güçleri” gibi ihanet açıklamalarıyla haber olmalıdır.

KAPISIZ MAKAM MHP UYGULAMASI

Kapısız, açık, şeffaf makam odası uygulamasını, uzun yıllar öncesinde MHP’li belediye başkanları hayata geçirmişlerdir ve halen de sürdürmektedirler. Türk milletinin takdirini kazanmış bir uygulamadır. Nitekim, MHP’den Amasya Belediye Başkanı olan Mehmet Sarı, mazbatasını almasının ardından göreve başlar başlamaz ilk iş olarak makam odasının kapısını söktürmekle kalmamış, arkasından da birim müdürlerinin kullandığı 15 makam aracını toplatarak, örnek bir davranışa imza atmıştır. Ama her ne hikmetse, komünist olmaya ihaneti de ekleyen bir zatın şovdan ileri gitmeyen bir davranışı, neredeyse Türkiye’nin gündemine otururken, MHP’li belediyelerin, yerleşmiş, kesinleşmiş ve büyük takdir görmüş uygulamaları görmezden geliniyor. Çok şükür ki, Türk milleti her şeyin farkında ve yeri ve zamanı geldiğinde gereğini de yapıyor.