Seke seke, zıplaya zıplaya Diyarbakır finali

Seke seke, zıplaya zıplaya Diyarbakır finali

Seke seke, zıplaya zıplaya Diyarbakır finali

Merhum Abdurrahim Karakoç “Bilirim” şiirinde diyor ya:

“Yazsam da, söylesem de düzelmezsin; bilirim

Gel desem de hakka gelmezsin; bilirim

Her tezde az da olsa gerçek payı bulunur

Sen ki ger gerçeğe antitezsin; bilirim”

Bugün de yazımın muhatabı Ekrem İmamoğlu… Zillet ittifakı özellikle son bir senedir sürekli kendi arasında toplanıp toplanıp dağılıyor. Cumhurbaşkanı adayı bulma konusunda “adayımız şu“ diyememenin girdabında debelenip duruyorlar. Ekrem İmamoğlu da bu atmosferi fırsat bilip Türkiye’nin çeşitli illerine giderek “Ben de varım” diye selektör yapıyor. Bu durum koltuğunu çok önemseyen ve Cumhurbaşkanı adaylığı için söz alan Kemal Kılıçdaroğlu’nu rahatsız ediyor. CHP içinden gelen kulis bilgilerine göre Ekrem İmamoğlu’nun başını uzatması parti içinde huzursuzluk yaratıyor.

Elbette Ekrem İmamoğlu kendi durduğu noktadan istediğini yapabilir, biz de beğenmediğimiz yönlerini eleştiririz. Biz Türk milliyetçileri olarak Ekrem İmamoğlu’nu sevmiyoruz. Bunun, Yunan medyasının sürekli “Ekrem İmamoğlu’nun ataları Yunan” propagandası yapmasıyla, Ekrem İmamoğlu’nun Yunanistan aşkıyla, bu propagandaya susmasıyla inanın zerre bir alakası yok.Bize çok samimiyetsiz, yapmacık, hesapçı, ikiyüzlü bir adam profili veriyor olması, HD(P)KK’lılarla sıcak ilişkileri ve İBB Başkanı olduğu günden bu yana çapsızlıkları, becerisizlikleri ve belediye başkanlığı dışında her konuya burnunu sokması kendisini sevmememiz için yeterli nedendir.

Trabzon, Gümüşhane, Bayburt, Elazığ ziyaretlerinden sonra Diyarbakır’a ulaşıp HD(P)KK’lılarla vermiş olduğu poz Türkiye’nin gündemi oldu. Direkt Diyarbakır’a gitse daha çok tepki alacağını bildiği için aklınca taktik sergiledi. Geçtiğimiz yıllarda da kayyum atanan belediyeler konusunda HDP’ye destek vermek için Diyarbakır’a gidip yine HD(P)KK’lılarla sarmaş dolaş poz vermişti. O zaman da Batman’da bir düğünü bahane edip, “geçerken Diyarbakır’a uğradım” numarasını yapmış ve HD(P)KK’lılara bu şekilde ulaşmıştı.

Ekrem İmamoğlu siyasi projelere oynuyor. İBB Başkanlığı onun için atlama tahtasıdır. Zaten İstanbul halkı bozulmuş belediye otobüsleri iterken, o Diyarbakır’da HD(P)KK’lılarla beraber mutluluk pozları veriyordu.

Ekrem İmamoğlu’nun bu mutluluk pozlarını MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin “Sadece boş zamanlarında belediye binasına ve İstanbul’a uğrayan bu şahsın gezmediği, gitmediği yer neredeyse kalmamıştır. Gözümüzden kaçtığı sanılmasın, sipariş bir senaryo devrededir. Görev sahası İstanbul’la sınırlı olan bu belediye başkanının il il, ilçe ilçe gezmekteki amacı nedir? Varmak istediği yer neresidir?” sözleri bozmuştur.

Bozulan Ekrem İmamoğlu “Beni eleştiren bazı siyasi partiler var. Görüyorum, duyuyorum. Benim de kurumuma, İstanbulluya hizmet etmiş bir insan adına Gümüşhane’de bir okul yaptırıyorum. Ve o kişi üç dönem MHP adına Gümüşhane Belediye Başkanlığı yaptı. Gümüşhane’de, MHP adına belediye başkanlığı yapmış, İBB’ye de 1,5 sene hizmet yapmış bir insanın adına, manevi bir hizmeti yaptıktan sonra benim oraya niye gittiğimi sorgulayacağına, bana bir tebrik telefonu açsaydı kıymetli Genel Başkan; mutlu olurdum. Bu bilgiyi, bu detayı kendilerine ulaştırayım“ cevabını vermiş…

Geçmişte MHP’de görev yapan merhum belediye başkanı senin gibi HD(P)KK’lılarla sarmaş-dolaş olan birinin yanında nasıl yer almıştır zaten sorgulanması gereken budur. Geçmişte MHP’de Belediye Başkanlığı yapmış biri üzerinden, Diyarbakır’daki HD(P)KK’lılarla olan mutluluk pozunu nasıl sileceksin Ekrem efendi?

Seke seke, zıplaya zıplaya yaptığın gezilerde Diyarbakır’da finalini gerçekleştirdiğin HD(P)KK’lılarla kucaklaşmanın ve PKK’lıların anıldığı sergiye katılmanın yaptığın Gümüşhane savunmasıyla alakası nedir?

İstanbul halkını her manada hizmete muhtaç edip, bu illerde fink atmak olsa olsa pişkinlik ve pervasızlık halidir.

Senin HD(P)KK’lılarla siyasi proje hayalleri kurma hakkın var da, bizim şehitlerin katilleriyle sırnaşan seni eleştirme hakkımız yok mu Ekrem İmamoğlu?

Kutsal şehir İstanbul’a bir felaket olarak geldin. HD(P)KK’lılarla Türkiye’nin başına felaket getirme projelerine elbette karşı çıkacağız.

Senden Fatih Sultan Mehmet Han çıkarmaya çalışanlar, “Kahpe Bizans” oyunları oynayandır.

Yunan medyasının “Ataları Yunan” dediği bir adamla, “Babamın ailesi Yunanistan’a Diyarbakır’dan gitme” diyen bir kadının Diyarbakır’daki ihanette buluşması aslında denklemi çözmektedir. Birinin malum sergiye bedenen katılıp sırıtması, diğerinin çelenk göndererek desteklemesi şuurunuzu tam açmıyorsa daha ne açacaktır?

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ