İstanbul seçimlerinin ne kadar hayati olduğu, sadece içerideki gelişmelerle değil, dışarıdan gelen baskı ve tehditlerle birlikte çok daha iyi anlaşılmıştır. 23 Haziran’da yapılacak olan sadece bir belediye başkanını belirleme seçimi değildir. Türkiye’nin bekası sandığa girecektir. Bunu söyleyince birileri çok rahatsız oluyor. 31 Mart seçimleri öncesindeki beka hatırlatmalarının seçmende karşılık bulmadığı iddia ediliyor. Bu büyük bir yalandır. Türk milleti tehlikenin farkındadır ve gereğini yapmıştır.Cumhur ittifakı koyduğu çıtayı rahatlıkla yakalamış, hatta üzerine çıkmıştır. Birkaç belediyenin el değiştirmesi üzerinden koparılan fırtınalar beyhudedir. Belediye meclisleri, ilçe belediyeleri dikkate alındığında fotoğraf daha da netleşmektedir.

HER ŞEYİ YAPACAKLAR

İstanbul seçimlerini CHP ve yancılarının kazanması durumunda, bugünkü söylemler de, siyasi tavır ve hesaplar da değişecektir. Türkiye üzerindeki baskılar daha da artacak, bir kriz ve kaos ortamı oluşması için şer cephesi elinden gelen her şeyi yapacaktır. Daha şimdiden hükümet sisteminden başlayıp, erken seçime uzanan bir tartışmayı kendi çaplarında başlatmışlardır. Nitekim, bu sanal hava bile terörün azmasına, FETÖ’nün yeniden ümitlenmesine fazlasıyla yetmiştir. ABD’den Avrupa’ya bizimle hesabı olanlar hiç vakit kaybetmemiş ve paylarına düşeni alabilmek için harekete geçmişlerdir. HDP’nin ve Kandilli katillerin şer cephesine açık ve ısrarlı desteğinin altında neyin olduğu açıklanmasa da, kirli bir ortaklık kurulduğu ve bunun bir bedelinin olacağı şüphesizdir.

CHP İSTANBUL’UN FELAKETİ OLUR

Bütün bunlara ilave olarak İstanbul’un birikmiş sorunlarına CHP’nin çözüm bulacağını ümit etmek, güneşin akşamdan doğmasını beklemek gibi beyhude bir iştir. CHP zihniyeti bugüne kadar ülkenin veya belediye başkanlığı kazandığı şehrin hangi sorununu çözmüş ki, şimdi çözsün? Gidin CHP mantığı ile belediye hizmeti verilen illere bakın. Belki birkaç küçük istisna dışında büyük ölçüde, ülkenin en az hizmet alan, en çok sorunu olan, en fazla şikayet edilen belediyeler olduğunu göreceksiniz. İzmir bunun en çarpıcı ve en ileri örneğidir. Dünyanın bu en güzel şehirlerinden olan bu gözbebeği ilimiz ne acıdır ki, yerinde saymakta, hatta geri gitmektedir. Bundan sonra da değişeceği yönünde hiçbir ümit yoktur. İzmir’de belediye hala CHP’de kalmışsa, bunun sebebi kesinlikle belediye hizmetlerinden duyulan memnuniyet değil, akıl almaz algı operasyonları ile seçmende oluşturulan kafa karışıklığıdır. Nitekim, yapılan ölçümlerde CHP’ye oy verenlerin ezici kısmının da, hizmette çok geride kalındığını ve bu farkın kapanması gibi bir ihtimalin bulunmadığını kabul ettikleri görülmüştür. Buna bir de İstanbul’un eklenmesi, büyük bir felaket olur. Zira, İstanbul zaten çok ağır sorunlarla karşı karşıyadır. Bir de CHP’ye teslim edilip içinden çıkılmaz hale getirilmesine tahammülü yoktur.

ORGANİZE HAREK EDİYORLAR

Neresinden bakılırsa bakılsın İstanbul’un Cumhur ittifakında karşılık bulması şarttır. Bunun kolay olmayacağının farkındayız. Zira, karşıdaki şer cephesi, her yolu mubah saymaktadır. Neler yapabileceklerini 31 Mart seçimlerinde gördük ve gün geçtikçe çok daha net ortaya çıkıyor. Oy çalan her şeyi çalar. Sandıkta hile yapan İstanbul’un istikbalini karartır. Çok organize hareket ediyorlar ve dikkatli olmak, hiçbir yerde boşluk bırakmamak gerekiyor. Boş durmayacak, yine her yolu deneyeceklerdir. Şimdiden bazı hazırlıklar içinde olduklarını kendileri söylüyor. Bir oldu-bitti oluşturmaya çalışacakları anlaşılıyor. Büyük bir yalan ve iftira kampanyası yürütüyor, algı operasyonları ile ihaneti zafer gösteriyor, yalanı gerçek gibi anlatıyorlar. Kendilerinden olmayanı düşman ilan ediyor ve karalıyorlar. Yanlarına dışarıdaki ağababalarını da aldıklarını unutmamak gerekiyor.

SANDIK GÜVENLİĞİ

CHP Genel Başkanı kontrolden çıkmış durumdadır ve ne kadar ileri gidebileceğini YSK ile ilgili değerlendirmelerinde ibretle gördük. Telaşlıdır, paniğe kapılmıştır, suçüstü yakalanmıştır. Sayın Devlet Bahçeli’nin belirttiği gibi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimleri aynı zamanda geleceğimizin seçimidir. Cumhur İttifakı’nın onur mücadelesi, Türkiye’nin beka meselesidir.İstanbul iftiharımızın mihveri, istiklal haklarımızın mektebidir. Bu aziz kenti hukuksuzluklara rehin veremeyiz. Bu aziz kenti ihanet senaryolarına, sandık yolsuzluklarına kurban edemeyiz. Sandık güvenliği hiçbir şekilde tesadüflere bırakılmamalıdır.

BAŞARMAK ZORUNDAYIZ

MHP tam bir seferberlik ilan etmiştir. 5 ana strateji ile sahadadır. Sadece İstanbul’la yetinmemiş, bütün Türkiye’yi harekete geçirmiştir. Hemşeri hareketi büyük bir karşılık bulmuştur. Hiç kimsenin sandığa gitmemek, küskünlük göstermek gibi bir hakkı yoktur. Bu defa her şey farklı olacaktır. Ölçüyü sayın Bahçeli çok net koymuştur: “Başarmak zorundayız. Başka seçenek tanımıyoruz, çünkü gemileri yaktık. Kirli oyunları bozmalıyız, İstanbul’u abluka altına almak için çırpınanları şaşkına çevirmeliyiz.”