Murat Karayılan yolundan giden Soylu düşmanları!

Murat Karayılan yolundan giden Soylu düşmanları!

Murat Karayılan yolundan giden Soylu düşmanları

Süleyman Soylu’yu itibarsızlaştırma, yıpratma meselesi bir organize suç örgütü liderinin açıklamalarıyla bugün başlayan bir mesele değildir. Süleyman Soylu, İçişleri Bakanı olduğu günden bu yana gerek trafik terörü, gerek uyuşturucu terörü, gerek suç örgütlerinin terörü, gerekse de terör örgütlerinin eylemleri karşısında mücadele ve önleme metodlarını çok başarılı uyguladığı için hedef hâline getirilmiştir.

Üç yıl önce Kandil’deki Murat Karayılan alçağının “Adını anmak istemediğim Süleyman Soylu mu, soysuz mu? Süleyman Soylu tahriş ediyor, böyle İçişleri Bakanı olmaz” diye hakaretleri sıralamasının sebebi de işte bu yüzdendir. Kandil’deki teröristbaşları her konuşmasında sürekli Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu hedef göstermektedir. Bunun ana sebebi de Türk devletinin terörle mücadelesindeki başarısı, kararlılığı ve tavizsiz duruşudur. Bu üç isim terör örgütü PKK’nın kâbusu olduğu için, teröristbaşları onların isimlerini anmadan cümle kuramıyorlar.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli de kendi duruşunun gereği olarak son günlerde büyük yıpratma saldırılarına maruz kalan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “Bilhassa terörle mücadele alanında ismini altın harflerle yazdıracak İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’ya yapılan itibar suikastlarını, siyasi linç girişimlerini, zulme varan isnatları kaygıyla izlediğimizi, asla ama asla kabul etmediğimizi tarihe not olarak düşmek istiyorum.

Kim demiş, Sayın Soylu yalnız diye?

Kim demiş, Sayın Soylu kimsesiz diye?

          Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanı görevini vatan ve millet sevgisiyle yerine getiren, gece demeden, gündüz demeden bölücü terörle mücadele eden mert ve milletperver bir devlet adamıdır.

          Hakkında ne söylenirse söylensin, bizim bölücülerle iş tutan, terör örgütlerine hayranlık besleyen odakların hayâsız tezviratlarına aldırış etmemiz mümkün değildir.

Zelil emel failleri terörle mücadeleyi sekteye uğratma arayışındadır.

          Zillete batanlar, sütre gerisine saklanıp iftira oku atanlar Sayın Soylu’yu yıpratma gayesiyle PKK/PYD/YPG’yi selamlarken şirinlik taslama hevesindedir.

          Geçin bunları geçin, terörle mücadeleyi dağda taşta, sınır içinde, sınır ötesinde cesaretle yürüten bir hükümeti, bir bakanı, topyekûn tüm güvenlik güçlerimizi ama, ancak, fakat demeden ön şartsız destekledik, bundan sonra da destekleyeceğiz” sözleriyle desteğini yinelemiştir.

Bu cümleler her şeyin özetidir. Mesele sadece bir suç örgütü liderinin iddialarıyla başlayan zamanlama olsa da önünü-arkasını hemen ortaya koysak… Süleyman Soylu’ya İçişleri Bakanı olduktan hemen sonra başlayan bir saldırı süreci var. Özellikle terör örgütü PKK’ya darbe üstüne darbe vuruldukça ciyaklama oranında büyük artış olmuştur. Terör örgütü PKK ortak noktasında buluşan ne kadar siyasi parti, yayın organı, sivil toplum kuruluşu varsa Süleyman Soylu’nun tutumundan, duruşundan, söylemlerinden aşırı derecede rahatsızdır. Süleyman Soylu’dan HDP rahatsızdır, CHP rahatsızdır, İP rahatsızdır, Kandil rahatsızdır, FETÖ rahatsızdır, DHKP-C rahatsızdır.

Kandil’deki teröristbaşı Murat Karayılan’a ve diğerlerine “Süleyman Soylu” denilince cinnet geçirmesinin sebebini kavrayanlar, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Süleyman Soylu’ya sahip çıkan açıklamaları içindeki anlamlı sebebi de çok iyi kavrayacaktır. Çünkü ortaya çok net konulan, Türkiye Cumhuriyeti’ni bölmek isteyen, Türk milletine acılar yaşatan terör örgütleri karşısındaki başarılı mücadele grafiğidir.

Menfaatine, rahatına dokunulan, hedeflerine engel çıkarılan terör örgütleri, mafyalar, suç örgütleri, Süleyman Soylu’yu hedef yapmıştır.

Tam tersi olsaydı, Süleyman Soylu hakkında bu atmosfer oluşur muydu?

Asla oluşmazdı.

O yüzden, oynanan oyunu iyi görmek gerekiyor. Süleyman Soylu, organize suç örgütü liderinin başlattığı gündemde ortada adı yokken, kendi iradesini ortaya koyarak tavır almıştır. Sert girişi, net tavrı yüzünden olayın odağı hâline gelmiştir. Zaten bugün Süleyman Soylu’yu suçlayan organize suç örgütü lideri bir yıl önce “Neymiş efendim beni Süleyman Soylu kaçırtmış. Ben İçişleri Bakanı ile hayatımda bir kere yan yana gelmedim. Özel dostluğu gerektirecek bir şeyimiz olmadı” açıklamasını yapmıştı.Geçmişte Süleyman Soylu hakkında en ağır yazıları yazmış ve onunla mahkemelik olmuş bir yazarım. Ama İçişleri Bakanı olduğu günden bu yana ortaya koyduğu duruşu, mücadeleyi Türkiye’nin birliğini, varlığını ve geleceğini düşünen herkesin görmesi gerekiyor. Zaten onun gitmesini isteyenlere bakarsanız Türkiye üzerinde hesap yapanlar olduğunu anlarsınız.

Türkiye’yi bölmek isteyen, bu hedef için askerimizi, polisimizi şehit eden, masum insanlara kıyan terör örgütü PKK’nın Kandil’deki en tepedeki teröristbaşı 3 yıl önce “Süleyman Soylu tahriş ediyor, böyle İçişleri Bakanı olmaz” diyorsa meselenin anlaşılmayan bir yönü kalıyor mu?

CHP’nin başını çektiği ve kuyruklarının uyum sağladığı çirkef muhalefet, Cumhur İttifakı içinde fitne yaratıp, bu ittifakı parçalamak için her gün yeni bir tezgâh, yeni bir iftira servis ediyor. Günlük Cumhurbaşkanı Erdoğan’a saldırıyorlar, oradan MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye geçiyorlar, oradan da Süleyman Soylu’ya… Ve uzayıp gidiyor. Sürekli fitne yaratarak aralarını açmaya çalışıyorlar. Süleyman Soylu görevden ayrılınca bunlar duracak mı sanıyorsunuz?

Yarın, Milli Savunma Bakanı hakkında çeşitli iddialarda bulunup onu yıpratmaya çalışmayacaklar mı?

Yarın, Dışişleri Bakanı hakkında çeşitli iddialarda bulunup onu yıpratmaya çalışmayacaklar mı?

Zaten Süleyman Soylu’yu bir yeseler, doymak bilmeyen fitne ve iftira iştahları yeni bir hedef seçecektir. En basit soru şudur: CHP, HDP, Kandil, FETÖ birlikteliği Süleyman Soylu’dan niye nefret ediyor ve ısrarla niçin görevden alınması için propaganda yapıyor?

Bu sorunun cevabı bile yeterli değil mi?

Sizce bunlar Türkiye’de demokrasi, hukuk, adalet, şeffaflık istediği için mi Süleyman Soylu’yu hedef seçiyor?

          “AK Parti-MHP ittifakına karşı çıktığı için CHP ile hemfikiriz” diyen ve Süleyman Soylu’ya mafyanın yaptığı gibi en çok hakaret eden Murat Karayılan, Kandil’deki mağarasında terör eylemlerinin planını mı yapıyor yoksa Türk milletinin huzurunu mu, refahını mı düşünüyor?

O yüzden MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin, Süleyman Soylu konusundaki duruşu fitne ve iftiralarla gölgelenecek bir duruş değildir.

          “Devlet Bahçeli, Süleyman Soylu’ya sahip çıkarak Erdoğan’a tuzak kurdu” diyen embesiller emin olun, teröristbaşı Murat Karayılan ile birlikte Türkiye’ye tuzak kurmaya çalışan hainlerdir. Dikkat edin hepsinin ortak özelliği CHP’yi destekleyen hem PKK’ya, hem FETÖ’ye sahip çıkanlardır.

Bir de sol medyanın figüranı olan ve sürekli bunların televizyonu ve gazetelerine açıklama yaparak MHP’ye saldıran eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan var. Bu utanmaz adam, MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin Süleyman Soylu’ya sahip çıkmasını “Bu söylemle bir hamle yaptığı yok. Sadece kendi tutsaklığını ifade ediyor” demiş… Süleyman Soylu’ya sahip çıkarak neyin tutsaklığı olacak Sol’un figüranı Sadettin Tantan? O zaman biz de sana “Süleyman Soylu düşmanlığı yapan teröristbaşı Murat Karayılan’ın tutması, onun esiri” mi diyelim?

Hayırdır İçişleri Bakanı eskisi, o kadar Türkiye düşmanlarını, hainleri, alçakları geçtin de tek derdin MHP mi oldu?

Allah’tan korkun yok belli, bari kullarından utan…

Haini ve ihanet figüranı bol bir ülkede yaşıyoruz.

Türkiye üzerindeki oyun o kadar net ki, önlemek adına Türkiye’yi sevenler uyanık ve şuurlu olsun yeter…

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ