Kovid-19 salgın hastalığı yine ülkemizde vaka, ölüm, ağır hasta sayısında artışa geçti. Günden güne de artışı devam ediyor. Kovid-19 sadece Türkiye’nin değil, dünyanın meselesidir. Kısaca insanlığın en büyük sağlık problemi olarak karşımızdadır. Bu salgın hastalığın ne zaman biteceği belirsiz olduğu gibi, dünyanın her yerinde mutasyona uğrayarak yeniden bir dalga hâline dönüşmektedir. Bu salgın hastalığın şakasının olmadığını tüm dünya görmüştür. Dünya genelinde 2.745.702 kişi hayatını kaybederken, ülkemizdeki hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 30.462 olmuştur.

Vakaların ve ölüm sayısının artmaması için ülkemizde herkesin dikkatli olması gerekmektedir. Bu konu ne istismar malzemesi ne de siyasetin kavga aracı yapılmamalıdır. Türk devleti, hükümetimiz ve milletimiz topyekûn dikkatli, özverili olmalıyız.

Türkiye’deki muhalefet Kovid-19 salgın hastalığı başladığı günden bu yana, bu hastalık sürecini sürekli siyasi istismar malzemesi olarak kullanmış ve kullanmaya devam etmektedir. Dünya genelinde önlem alma, hasta bakım ve iyileştirme olarak sağlık alanında en güçlü ülkelerden birinin Türkiye olduğu gerçeğini hep örtbas ederek siyasi kazanım peşinde koşan bir muhalefet gerçeği de maalesef Türkiye’de vardır. “Daha çok insan ölse siyasi yolumuz açılır” diye ellerini ovuşturan, pandemi sürecinde yaşanan ekonomik sıkıntıları en büyük istismar malzemesi yapanları gördük…

Birlik, beraberlik, dayanışma olması gereken bu süreç, çok farklı bir siyasi kavga aracı hâline gelmiştir.

Mesela başta CHP olmak üzere muhalefetin son dönemki en büyük istismar ve ikiyüzlülük malzemesi AK Parti’nin kongreleridir.

AK Parti’nin “Lebaleb kongreleri” üzerinden aylardır propaganda yapıp, “Pandemi sürecinde böyle kalabalıkla kongre mi yapılır?” diye tepinen muhalefet, AK Parti’nin son gerçekleşen olağan kongresi sonrası bu tepinmesini daha çok arttırdı.

Muhalefet samimi olsa, eleştirileri samimiyetle karşılanır.

Ama AK Parti’yi kongrelerindeki kalabalıklar yüzünden eleştirmesi ikiyüzlülükten başka bir şey değildir. Tek amaçları halkı hükümete karşı kışkırtmaktan ibarettir.

AK Parti’nin kongrelerine ağır eleştiri getiren CHP, İP ve diğer ittifak kuyrukları niçin Türklük düşmanı Ali Babacan’ın yaptığı kongredeki iç içe geçmiş kalabalıklara zerre eleştiri getirmediler? HDP geçtiğimiz hafta Türkiye’nin birçok yerinde büyük kalabalıklarla Nevruz Bayramı bahanesiyle mitingler, toplantılar yaptı. CHP, İP ve diğer ittifak kuyruklarını proje ortakları HDP’nin kalabalık gösterileri için hiç “HDP bu korona sürecinde niçin kalabalıklara dikkat etmiyor?” eleştirisi yaparken gördünüz mü?

Yapmadılar, yapmazlar. Çünkü bu partiler CHP’nin siyasi proje birlikteliği yaptığı partiler olduğu için CHP onların kalabalığıyla mutlu olmaktadır. Onlar kalabalık görünürse asla pandemi sürecini kendilerine dert etmezler. İşte bahsettiğim ikiyüzlülük budur.

Oysa AK Parti kongreye gelen tüm davetlilere “test zorunluluğu” uygularken, HDP mitinglerinde topladığı kalabalıkların kaç tanesine test yaptırmıştır?

İşte bu sorunun cevabı ve CHP’nin başını çektiği muhalefetin ikiyüzlülüğü bu konuda asıl konumları belirliyor.

Muhalefetin niyeti halisane değildir. Bu hadiseye bile siyasi kazanım gözüyle ve iktidarı yıpratma niyetiyle bakmaktadır.

AK Parti’nin gerçekleşen son olağan kongresine yönelik yoğun eleştiri başlatanların, Diyarbakır’daki HDP mitingine dair tutumlarına bakarsanız gerçek oyunu da görürsünüz. HDP’nin iç içe geçmiş kalabalığı daha fazlaydı. Hem HDP’liler hem CHP’liler bu kalabalıkla övünüp “Böyle bir kalabalığı olan partiyi mi kapatacaksınız?” diye propaganda yapmadı mı?

Demek ki bunların derdi bu salgında ne hastalanan, ne ölen vatandaşımızdır. Sadece pandemi sürecini istismar ederek siyasi yol almak, hükümeti yıpratmaktır.

Başka niyet taşıdıklarını iddia etmek zaten zaman kaybıdır.

Keşke her konuya samimiyetle yaklaşsalar, iktidarın attığı adımlarda yapıcı etkileri olur, böylece ülkemize gelecek zararlar el birliğiyle engellenmiş olur.

Ama bunlar “daha çok zarar gelsin” diye el birliği ve ağız birliği yapıyorlar.

Şöyle yaşananlara bir bakın hangi konuda Türkiye’den yana oldular, hangi milli konuda adam gibi duruş sergilediler ki korona konusunda da istismarları olmayacak?

          “Lebaleb” üzerine yaptıkları her yorum, her eleştiri iğrenç ikiyüzlülük ve istismar barındırıyor. O yüzden bunların muhalefeti kalitesizlik akıtıyor, samimiyetsizlik üretiyor.