MEHMET ER (Göktuğ ŞEREMETLİ)

Sıtkı Şeremetli

MEHMET ER
(Göktuğ ŞEREMETLİ)
canakkalegecilmez“Edincikli Mehmet Er’in bir top mermisinin parçaladığı kolundan kanlar içerisinde bir et parçası sarkmaktadır. Yalvarırcasına:
“Komutanım ne olur şu kolumu kes!”
Sağ eliyle yakaladığı ve tuttuğu sarkık kola bakan Teğmen donmuştur. Mehmet Er tek ve emin sesi ile tekrarlar:
“Allah Aşkına, Allah Rızası için kes şu kolumu!!!”
Bu ilahi cümleleri emir gibi işiten Teğmen Saip, bıcağı kola kola vurur. Gık bile dememiştir, Mehmet. Bir sağ elindeki kola, bir ileride Allah! Allah! nidaları arasında çarpışan erlere bakar ve kolu fırlatır: “Bu kol vatana feda olsun,” der. Yerdeki et parçalarından başını kaldıran Teğmen’in karşısında kimse yoktur. Çünkü, Memmet Er, Hakla alış verişe başlayınca herşeyi, acıyı, özlemleri unutuyor, rahmet deryalarında, tecelli dalgalarında yıkanıp arınırken, kolunun fani bedenden ayrılma işlemini duymuyordu. O ateş, o yangın fakat getirilmez feryatlar içinde, Mehmet Er bu cehennemi ateş altında kendinden geçti. Bir avuç istek ve özlem halinde yandı, tüttü.
Mehmet, çoktan kolunun öcünü almak için vatan için Allah için hücum saflarına katılmıştı. Alayların içine karışır, teke tek vuruşur. Onu durdurmak mümkün değil artık, yine harikalar gösterir, bire bir dövüşür, bire on dövüşür, bire yüz dövüşür… Allah’ın yardımıyla haklamadığı kafir kalmaz. Ama kaderden kaçılmaz ki! Kolunun kopmasıyla kaybettiği kan onu halsiz düşürmeye başlamış Edincikli’ye şimdi de şehitlik mertebesi ekleniyordu. Güzel yüzü soldu, sarardı, canı teninden süzüldü… Gözü dünyaya kapandı…”
Teğmen SAİP
Çanakkale Savaşlarından
12. Alay 1. Bölük Komutanı
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ