EN KÖTÜSÜ.. (Gökçen Şeremetli KASAP)

Sıtkı Şeremetli

EN KÖTÜSÜ..
(Gökçen Şeremetli KASAP)
Üç kişi en kötü benim yarışına girmişler.
Birisi “-Ben size şimdi göstereceğim” demiş. Ve oradan geçen masum hiç bir şeyden haberi yok bir çocuğa çelme takmış düşürmüş.
Diğer ikincisi ise “-Hayır benim demiş ve yerden yeni kalkan çocuğu havaya kaldırıp acımasızca yere çalmış ve çocuğun ağzı kanamış.” Ve tekrar en kötü benim demiş.
Öbürü yani üçüncüsü hiç bir şey yapmıyor. Ve bağırarak “-En kötü benim.” diyor.
Diğer ikisi: “-İyi de sen hiç bir şey yapmadın ki. Nasıl en kötü olabilirsin?” diye alaycı bir bakışla takılıyorlar.
Üçüncü her ikisini susturan ve hepimizi düşündürecek şu cevabı veriyor.
“-O benim kardeşimdi ve ben onu savunmadım. Bundan daha büyük bir kötülük olabilir mi?”

İşini yapmaması bir insanın en büyük kötülüktür..

AĞACA BAĞIRMAK

Solomon adalarında yaşayan yerlilerin ilginç bir ağaç kesme yöntemi olduğunu biliyor muydunuz? Elektronik testere gibi teknolojik nimetlerden mahrum olan yerliler, baltayla kesemeyecekleri kadar kalın bir ağacı üfleyerek deviriyorlarmış… Evet, yanlış duymadınız, üf-le-ye-rek. Baltayla deviremeyeceklerini düşündükleri ağacın karşısına hep birlikte dizilip bir ağızdan ağaca kötü sözler fısıldıyorlarmış. Bunu yaparken her bir ağacın içinde bir ruh taşıdığına inanıyorlarmış. Kötü fısıltıların bu ruhu güçlendirip ağacı terk etmesini bekliyorlarmış. Ve haklı da çıkıyorlarmış. Bir süre sonra ağaç kurumaya yüz tutuyor, ardından da devriliyormuş…

İnanamayabilirsiniz… Ancak Solomon adası yerlilerinin ağacın içinde farz ettiği ruhun insanlarda da olduğuna bir inanabilsek… Ve onları baltadan çok kötü sözlerin devireceğine…
Söz baltadan daha yaralayıcı olmalı…

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ