Devrimci, Ülkücü, Fetöcü, YPG’li, PYD’li, PKK’lı, DHKP-C’li

Devrimci, Ülkücü, Fetöcü, YPG’li, PYD’li, PKK’lı, DHKP-C’li

Devrimci, Ülkücü, Fetöcü, YPG’li, PYD’li, PKK’lı, DHKP-C’li Kılıçdaroğlu
(Yıldıray ÇİÇEK)
Bir gün çıkıyor “Bizim devrimciliğimiz ‘kağıttan devrimcilik’ değil, bizim devrimciliğimiz yürek ister” diyor. Başka bir gün çıkıyor “Bende Ülkücüyüm” diyor.
Bir gün çıkıyor “Bizim devrimciliğimiz ‘kağıttan devrimcilik’ değil, bizim devrimciliğimiz yürek ister” diyor. Başka bir gün çıkıyor “Bende Ülkücüyüm” diyor.
31 Mart akşamı CHP’liler tarafından siyasi linçe maruz kalacak isimlerin başında Kemal Kılıçdaroğlu geliyor. Herkes bunun farkında. Aslında en çok farkında olanda kendisidir.O yüzden hem psikolojisi iyi değil, hem de kendini kurtarmak için sürekli kimlik arayışında… Adeta bin bir surat Kemal Kılıçdaroğlu oldu.

Atatürk’ün partisini miras olarak yönetirken pkk’lılarla işbirliği yapmaktan hiç çekinmiyor, sakınmıyor.

Bir gün çıkıyor “Bizim devrimciliğimiz, ‘kağıttan devrimcilik’ değil, bizim devrimciliğimiz yürek ister” diyor.

Başka bir gün çıkıyor “Bende Ülkücüyüm” diyor.
“Ben de Ülkücüyüm” sözünü kullanmadan iki gün önce de “YPG’li” olmuştu.

Katıldığı televizyon programında sunucu Didem Arslan Yılmaz “Türkiye’nin beka sorunu olmayacak diyorsunuz da, Suriye’nin kuzeyindeki Amerika’nın varlığını ve oradaki silahlı güçleri, YPG’yi nasıl desteklediğini biliyorsunuz” tespiti yaparken, Kemal Kılıçdaroğlu “Onlar bize mi saldıracaklar? Hayır efendim.” cevabını vermişti.

YPG’nin Türkiye’ye saldırmasını bırakın, YPG’nin tasmasını elinde tutan ABD Başkanı Trump bile “Eğer Türkiye PKK/YPG’yi vurursa, ekonomik yönden mahvederiz.” diye Türkiye’yi tehdit ederken, “YPG bize saldırmaz” diye pkk avukatlığına soyunan Kemal Kılıçdaroğlu’nun psikolojisi gerçekten iyi değildir.

Meral Akşener “Kemal bey beni sürekli düzeltir. Aramızda böyle bir ilişki var” diyor ama aslında biraz da Meral Akşener’in onu düzeltmesi gerekiyor. Gerçi hangisi hangisini düzeltecek ki, hepsi birbirinin benzeri
olmuş…

YPG için “Onlar bize mi saldıracaklar? Hayır efendim.” Diyen Kemal Kılıçdaroğlu milyonların izlediği bu sözleri için “Bize mi saldıracaklar diye bir cümle kullanmadım.” dedi. İçinde bulunduğu psikolojiyi anlayın…

Kemal Kılıçdaroğlu inkâr ederken ise “Alıyorlar kendilerine göre çarpıtıyorlar, kendilerine göre kullanıyorlar. Tabi ahlak yoksunu bir siyasetçi bunu yapar. Benim öyle bir cümlem zaten yok.” Cümlelerini kullandı. İnkârı yetmiyor gibi, kendine tepki gösterenlere hakaret ediyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun zavallı bir siyasetçi olduğu kendini çok belli ediyordu da artık bu konuda iyice dibe çökmüş durumdadır.

Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milletine hizmet etsin diye kurduğu CHP, bugün bölücü örgütlerin karargâhına dönmüştür. Kemal Kılıçdaroğlu’da sanırım kendini çakma Öcalan sanmaktadır.

Son dört-beş yıldır Kandil CHP’nin içine taşınmış gibidir.

CHP, terör örgütü pkk’yı savunmada HDP’den bile önce davranmaktadır. O yüzden CHP-HDP birlikteliği artık hiç sırıtmamaktadır.

CHP kapatıp HDP’ye katılsa, HDP kapatıp CHP’ye katılsa başarılı bir organ nakli olacaktır. Kandil’deki teröristler bile artık CHP’yi kutsalı görüyor ve etrafında güç birliği oluşturma çağrısı yapıyor.

Tüm beyin hücreleri yanmış Kemal Kılıçdaroğlu ise “Ben de Ülkücüyüm” diye hem Türk milleti, hem de Ülkücülerle alay ediyor.

Kemal Kılıçdaroğlu sadece pkkypg-pyd avukatı değil aynı zamanda FETÖ’nün gönüllü avukatıdır. 15 Temmuz darbe girişimine tiyatro diyen Kemal Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişiminden 2-3 ay sonra Adana’da miting düzenleyip FETÖ yazarlarının ismini teker teker sayıp, onlara özgürlük istemişti. İsmini saydığı kişilerin ortak özelliği 15 Temmuz’dan önce aylar, seneler önce “darbe olacak” imasında bulunan kişiler olmasıdır. Demek ki Kemal Kılıçdaroğlu darbe olacağını çok önceden biliyordu ve şimdi ekibine sahip çıktı.

CHP merkezli ve destekli Türkiye’de tahrikler yapılmaktadır.

Ezanı yuhalayan CHP’li kalabalıklar, imama hakaret eden CHP’liler, Kürdistan’a oy vereceğini söyleyen CHP’liler milli ve manevi konularda Türk milletini tahrik etmektedir. CHP artık zıvanadan çıkmıştır. Bilinçli bir zemin hazırlanmaktadır.

Bu zemin daha çok Gezi, Kobani olaylarını andırmaktadır.

HDP’nin “Kürdistan’da kazanacağız” sözüne dahi tepki gösteremeyen CHP, artık HDP ile bu hedef peşinde koşmaktadır. Yazık ki ne yazık, CHP içinde bir tane Atatürkçü, bir vatan evladı kalmamış ki, HDP’nin “Kürdistan’da kazanacağız” alçaklığı için tepki gösteremedi.

Kemal Kılıçdaroğlu CHP’yi işte bu hale getirmiştir. CHP artık vatansever, Atatürkçülere gönül evi değil, pkk’ya, dhkp-c’ye, fetö’ye hücre evi olmuştur.

31 Mart akşamı CHP bunlardan kurtarılmalı ve Atatürk çizgisine getirilmelidir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun elinden alınacak ve bir vatansevere verilecek CHP pkk’dan, fetö’den, ypg’den, dhkp-c’den arınmış CHP demektir.

Gelin Atatürk’ün kemiklerini daha fazla sızlatmadan bu CHP ihanetini ortadan kaldıralım. Türk milletinin geleceği için şart ve mecburiyet olmuştur.

Bu Haberi Paylaş

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ