YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
Sokak köpeklerinin vahşeti aralıksız devam ediyor. Bir hafta içinde üç vahşet yaşadık. Önce Adana’da köpekten kaçan bir çocuk korkudan yola atlayınca arabanın hızlı çarpmasıyla hayatını kaybetti. Daha sonra Van’da sokak köpeklerinin saldırısına uğrayan 9 yaşındaki çocuk parçalanarak hayatını kaybetti. Dün de Aksaray’da Pitbull cinsi köpeğin saldırısına uğrayan küçük çocuk, ayaklarından ve yüzünden yaralandı.
Sokak köpekleri sadece insanlara zarar vermiyor. Bursa’nın Nilüfer ilçesinde koyun sürüsüne saldıran başıboş köpekler, birçoğu gebe olan 41 koyunu da telef etti.
Sokak köpekleri daha ne kadar insanlara, çocuklara, hayvanlara zarar verecek?
Akılsız, mantıksız savunmalarla ortaya konulan hayvan sevgisine dair sözde duyarlılıklar daha kaç insanın ölümüne yol açacaktır?
Sokak köpekleri de yaşasın elbette. Hem de en iyi şartlarda. Ama bir sokak köpeğinin canı bir insanın canından önemli olabilir mi?
Sokak köpeklerinin insanların canına kastettiği yıllardır konuşuluyor ama hâlâ bir köklü çözüm bulunmuş değildir. Sokak köpekleri saldırmaya, insanlar, çocuklar ölmeye devam ediyor. Sokaklarda, caddelerde sürü hâlinde gezen köpekler herkes için tehlikelidir. “Bir tehlikesi yok” diyen insanın ruh sağlığı inanın tedavi edilmelidir.
Binlerce insanın yaşadığı sokak ve mahalle aralarında köpek sürülerinin ne işi olabilir?
Büyükşehir, il ve ilçe belediyeleri eliyle sokak köpeklerine köklü bir çözüm bulunmalıdır. Köpeklere ait bir orman mı, köpeklere ait bir kamp mı, köpeklere ait bir bakım evi ne derseniz deyin, denetimi-kontrolü olan yerler kurulmalıdır. Hayvan sevgisi olan insanların da güvenli bir şekilde buraları ziyaret etmesi sağlanmalıdır.
Aksi hâlde sokak köpeklerinin saldırısı, insanların, çocukların ölümü-yaralanması devam edecektir. Saldırmak, ısırmak köpeklerin doğasında vardır. Bir de eğitilmemiş, koruyucu önlemleri alınmayan her köpek potansiyel tehlikedir.
Toplum içinde öyle ruh hastası adamlar var ki çenesi 1-2 ton basan, tuttuğu yeri koparacak güçte olan Pitbull ve benzeri köpekleri bile sokaklarda ağızlıksız, tasmasız gezdiriyorlar. Herhâlde köpeğin saldırganlığı kendi sadist duygularını tatmin ediyor.
Hayvan sevgisi maskesiyle kendilerine böyle alan açıp, “Sokak köpeklerine dokundurtmam”, “Pitbull ve benzeri köpeklere dokundurtmam” diyerek onlara sınırsız özgürlük alanı açmak normal bir akıl sahibinin yapacağı bir şey değildir. İnsanların öldüğü yerde sınırlar başlamalıdır. Bu tartışmaların yaşandığı bir atmosferde çıkıp “Hepimiz ölelim, hayvanlar yaşasın” diyebilen tuhaf insanlara da denk geldik. İnsanlar da, hayvanlar da yaşasın. Kimse “Hayvanlar telef edilsin” demiyor. En azından “İnsanlara zarar vermeyecek alanlarda yaşatılsın” diyor.
Çocuklarını da kendi gibi hayvansever yetiştiren biri olarak düşüncelerim bunlardır. Artık acılar son bulsun. İnsanlar, çocuklar ölmesin, yaralanmasın. Sokak köpekleri de en iyi şartlarda yaşamlarını sürdürsün. Yanlış mı düşünüyorum?