BTİOYO’DA BİR KOPYA HADİSESİ (Göktuğ ŞEREMETLİ)

Sıtkı Şeremetli

BTİOYO’DA BİR KOPYA HADİSESİ
(Göktuğ ŞEREMETLİ)
(Kopya çekmek bütün öğrencilerin hakkıdır. Çekeni yakalamak ve yamultmak da bütün gözetmenlerin hakkı ve görevidir.)
2002 veya 2003 dü. Almanca yıl sonu sınavları yapıyorum. Son soru da daha önce üstünde çalıştığımız bir cümlenin tercümesi:
“Bitte, fragen Sie mich nicht.”
Cevap olarak yazılması: “Lütfen, bana sormayınız.” gerekiyordu.
Sınavın sonlarına doğru salon oldukça boşalmıştı. En arkada oturan bir öğrencinin önündeki arkadaşını dürterek, son sorunun cevabını istediğini fark ettim.
Arkadaki hafif fısıltı ile: “Son sorun cevabı ne?”
Önündeki ev arkadaşı zaten. Elini ağzıyla kapayıp:
“Lütfen, bana sormayınız.”
Biraz sonra arkadaki: “Olum, hıyarlık etme, söylesene son sorunun cevabını.”
Öndeki biraz daha yüksek sesle: “Lütfen, bana sormayınız.”
Arkadaki: “Ulan hırto, söylesene cevabı.!”
Öndeki: “Lütfen, bana sormayınız.”
Arkadaki öfke ile kalktı. Öndekinin kafasına bir şaplak atarak, sınav kâğıdını verip çıktı.
Sınavın bitiminde öndeki de kâğıdı verdi. Çıktı.
Ben de çıktım. Koridorda yüksek sesle münakaşa ediyorlar.
“Ayıp olum be. Bi soruyu söylemedin beee.”
“Ulan kazma, söyledim yaa!.”
“Ne söyledin be. Bana sormayın, dedin durdun.”
“Olum sıpa mısın, anlasana, ben hiç sana “Lütfen” dermiyim. Sorunun cevabı o.”
“Sayiii mi be? Yapma yaaaaaa..”
(AYDIN AYHAN)
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ