AYAKKABI TAMİRCİSİ CEVDET AMCA (Göktuğ ŞEREMETLİ)

Sıtkı Şeremetli

AYAKKABI TAMİRCİSİ CEVDET AMCA
(Göktuğ ŞEREMETLİ)
Balıkesir’de Ali Şuuri İlkokulu karşısındaki boşlukta on beş, yirmi yıl öncesine kadar eski ayakkabı tamircisi vardı. İkinci aralık ikinci dükkânda kır, pala bıyıklı bir ihtiyar çalışırdı: Cevdet Dede (Alkalp).
Bir akşamüstü dükkânın önünde çay içerken konu Çanakkale’ye gelince ağlamaya başladı.
“Rahmetli babam Hafız Ali Çanakkale’de kaldığımda anamın karnında yedi aylıkmışım. Onu hiç tanımadım.. Bir fotoğrafı bile yoktu.
O günler çok zor günlerdi. Seferberliğin sıkıntıları, Kuvayı Milliye zamanı, işgal yılları, kurtuluş… Yokluk… Kıtlık… Sıkıntı… Çocukluğumuz yoksulluk içinde, hep ekmek parası peşinde sıkıntıyla geçti.
Ama anam (Adeviye) benim çocukluğumdan itibaren her sokağa çıkışta her bir yere gidişte yanıma gelir:
– Oğlum ben pazara gidiyorum. Baban gelirse beni hemen çağır ha…
– Ben teyzenlere gidiyorum. Baban gelirse beni hemen çağır ha…
– Ben komşulara gidiyorum. Baban gelirse beni hemen çağır ha…
– Ben mevlide gidiyorum. Baban gelirse beni hemen çağır ha…
Annem babamı bekledi durdu. Büyüdüm dükkân açtım. Annem gene her bir yere gidişte dükkana gelir gideceği yeri söyler “Baban gelirse beni hemen çağır ha..” diye eklerdi.
Aradan yıllar geçti. Anacığım ihtiyarladı. Gene hep değneğini kakarak yanıma gelir “Baban gelirse beni hemen çağır ha..” diye tembihlerdi.
Günü geldi ağırlaştı. Ölüm döşeğinde bizimle helalleşti: “Yavrum, Bana iyi baktınız. Hakkınızı helal edin.”
Bana döndü yavaşça: “Oğlum, ben artık gidiciyim. Ama eğer baban gelirse ona ‘Annem hep seni bekledi’ de” dedi. Birden odanın kapısı kendiliğinden açıldı. Hiç kimse yoktu. Anam irkilerek doğruldu. Kollarını kapıya doğru uzattı, gülümseyerek “Hoş geldin.. Hoş geldin!” diyerek ruhunu teslim etti…
NOT
Çanakkale’de esir düşenlerden sağ kalanlar zaman zaman dünyanın dört bucağından yıllar sonra dönerler oldu. Kepsut köylerinde on dokuz sene sonra dönenlere, dokuz sene sonra iki gözü kör dönenlere rastladım. Zannediyorum en son dönen esir 1952 de idi.
Analarımız, kadınlarımız beklediler.. Beklediler.. Beklediler..
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ