YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
HDP “Kendi adayımızı çıkaracağız” blöfünü yapınca, 6’lı masa içinde milliyetçi maskesi takan ve HDP ile kontrollü gerginlik stratejisini uygulayan Meral Akşener bile öyle bir tutuştu ki soluğu Diyarbakır’da aldı. “Mesele silahlara veda ve kan dökmeye tövbe etmekse…” şeklinde başlayan ve meali “Karşılıklı silahı bırakalım, masaya oturalım” olan bir çağrıda bulundu. Türk devleti kiminle mücadele ediyor?
Terör örgütü PKK ve uzantılarıyla…
Türk milletine, devletine kim silah doğrultuyor?
Terör örgütü PKK…
Çağrının kime yapıldığı çok açıktır.
Meral Akşener’in son günlerde sicili “PKK’ya ne istiyorsunuz diye soracağız” söylemleriyle şekillenmektedir. Terör örgütü PKK ne isteyince vereceksin Meral Hanım? Silahlarını ABD’den alan terör örgütü PKK, neyin karşılığında silahlara veda edecektir?
HDP’yi önce “Kürtlerin siyasal temsilcisi” yapmıştın. Daha sonra da “HDP’yi terör örgütü PKK’nın yanında konumlandırıyoruz” diyerek hamamın namusunu kurtarmaya çalışmıştın. Herhâlde yine “HDP Kürtlerin siyasal temsilcisi” noktasına geri döndün.
“İYİ Parti’yi Kürtler, Türkler, Zazalar kurdu” şeklindeki etnik vurguyla da mozaik parti mesajını verdi. Biliyorsunuz geçtiğimiz yıllarda da “Türkiye mozaiği” içerikli bir twit atmış ve gelen yoğun tepkiden twitini silmek zorunda kalmıştı.
Diyarbakır gezisinde HD(P)KK’ya verdiği mesajı yeterli görmemiş gibi “MHP’deyken ve Meclis başkan vekiliyken HDP’ye benden başka kimse söz vermezdi” diye HDP’ye yaptığı kıyakları anlattı.
Meral Akşener bir yerlerden “HDP’ye uzak durma” mesajını almış olmalı ki son aylarda iktidar olduklarında “PKK açılımı, çözüm süreci” başlatacaklarına dair söylemlerini seçim öncesi artırmaya başladı.
Serok Ahmet’e çok yakışan ve HD(P)KK’ya hep sıcak mesajlar vermesiyle bilinen Gelecek Partisi Genel Sekreteri Kani Torun’un da Meral Akşener’in Diyarbakır gezisinde HD(P)KK’ya verdiği mesajları “Süreç içinde ortak adaya doğru bir yönelme olabilir. Sayın Davutoğlu gerek Sayın Babacan’ın daha önce verdikleri mesajlar çok olumluydu. Bu konuda bence Meral Hanım eksikliği tamamladı. Çok olumlu bir adım olarak değerlendiriyorum” şeklinde değerlendirmesi bizim tespitlerimizi haklı çıkarmaktadır.
Meral Akşener’in midesi, nasıl ki yerel seçimlerdeki CHP-HDP-İP ittifakını kaldırdıysa önümüzdeki seçimde de -yeter ki kazandıran olsun- yine HDP ittifakını midesi kaldıracaktır. Yani midesizlik söz konusudur.
Görüyorsunuz değil mi? İP’teki çakma milliyetçiler suskun ve duymadık-görmedik-bilmiyoruz rolünü oynuyorlar. Oysa İP kurulduğu günden bu yana HD(P)KK ile birçok konuda iş birliği yaptı. Partinin kuruluş programında teröristbaşı Öcalan’a ait “Eşit vatandaşlık” kavramı bile vardı. Bugüne kadar İP’ten istifa eden tüm milletvekillerine, kurucularına, il-ilçe başkanlarına, belediye başkanlarına bakın hepsinin ortak vurgusu “Meral Akşener’in HDP-terörist Demirtaş sevdası” değil miydi? Aynen bu sevdaydı. O sevda hiç değişmedi. Diyarbakır’da bir kez daha bu aşk küllerinden doğdu. Kılıçdaroğlu da aday olsa, İmamoğlu da aday olsa HDP her ikisini yöneten ve yönlendirendir. Meral Akşener gibi siyasi figürler de bunların arasında siyasi menfaatlerine bakandır.