Kriz havarilerine Bahçeli ayarı

Sıtkı Şeremetli

Kriz havarilerine Bahçeli ayarı

Seçim sonrasındaki gelişmeler sadece CHP ve yancılarının şımarıklıkları ile sınırlı kalmadı. Pusuda bekleyenler de ortalığa saçıldı. Bu konularda MHP’nin ne dediğiyle ilgili bir özet yapalım:

(Orhan KARATAŞ)

Yerel seçimler sonrasındaki siyasi tartışmalar ve yeni gelişmeler bizim için sürpriz değildir. Seçim sonrasındaki gelişmeler sadece CHP ve yancılarının şımarıklıkları, azgınlıkları, kriz ve kaos çıkarma arayışlarıyla sınırlı kalmadı. Pusuda bekleyenler de ortalığa saçıldı. Bütün bunlar sayın Bahçeli’nin grup konuşmasında da değerlendirildi. Sistem tartışmasıyla ilgili MHP’nin ne dediği, nerede durduğundan başlayarak bir özet yapalım:

DEĞİŞEN REJİM DEĞİLDİR

“Yerkürede henüz ideal bir devlet ve toplum düzeninin vasat bulduğunu söylemekten çok uzak olduğumuz düşündürücü de olsa bir hakikattir. Yönetim sistemleri ayet hükmü değildir. İhtiyaç hasıl olduğunda değişecek ve dönüşecektir. Hiçbir yönetim sistemi sabahtan akşama kurumsallaşıp kökleşmeyecektir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi siyasi istikrarın teminatıdır. Değişen rejim değildir. Aksini iddia ve ilan edenler müfteridir, münafıktır, müptezeldir. CHP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı’nın partisiyle olan bağını sorgulayarak ‘Tarafsızlık referandumuna hazırız’ diyor. Kılıçdaroğlu öncelikle Türkiye’nin karşı tarafında yer almasından dolayı nedamet getirsin, içine düştüğü vahim sapmayı, tehlikeli savrulmayı düşünsün, şahsı için dert etsin. HDP’yle aynı tarafta olandan bizim duyacağımız hiçbir şey yoktur. Bilimelidir ki, CHP’den hiçbir halt olmayacaktır. Ruhunu CHP’ye satan İP’ten, yuları Kandil’e teslim edilmiş HDP’den bu memlekete, bu millete en küçük hayır gelmesi bile düşünülemeyecektir. Bunlar zilletin sacayağıdır, CHP demek kriz demektir, kaos demektir, kavga demektir, kargaşa demektir.”

CHP DEĞİRMENİNE SU TAŞIMAYIN

Sayın Cumhurbaşkanı yeni sistemin aksayan yönleriyle ilgili bir çalışma yürütüldüğünü söylemişti. MHP’nin bu konuda ne düşündüğünü sayın Bahçeli açık bir şekilde dile getirdi: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin gelişmesi ve güçlenmesi için atılacak samimi ve dürüst adımların sonuna kadara yanındayız, arkasındayız. Ancak yeni hükümet sistemini birinci yılı bile dolmadan tahrip ve tahrif etme girişimleri Türkiye düşmanlarına zeytin dalı uzatmak, onlara el sallamak, karşılarında selam durmaktır. AK Partili bazı yöneticilerin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin eğer varsa aksayan yönleriyle ilgili kendi aralarında değerlendirme yapmaları doğaldır, ne var ki bunu kamuoyu önünde dile getirmeleri CHP’nin değirmenine su taşıyacaktır ve yanlıştır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin buna rızası ve onayı yoktur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yaşaması için eğer bizden fedakârlık isteniyorsa mutlaka yapacağız, mücadele bekleniyorsa seve seve yerine getireceğiz.”

ÖNCE VİCDAN

Seçim sonuçlarını ganimet sayarak yeni parti kurmak için harekete geçtikleri anlaşılan eski AK Partili zevat da sayın Bahçeli’nin gündemindeydi: “Türkiye’nin çok cepheli sürdürdüğü mücadelesine bigane kalan, bunun yerine yeni bir halden bahseden eski başbakanın sistem eleştirileri gerçekten talihsizliktir, traji komiktir. ‘Bugün susma vakti değil’ diyenler, 23 Haziran günü İstanbul’da sandık başına gittiğinde ‘her şey çok güzel olacak’ mesajı verenler aldıkları sufle her neyse, kulaklarına üflenen nelerse gereğini yapmaya başlamışlardır. Şunu unutmayınız ki, devlet ve siyaset adamı için vefa her şeyin önündedir. Dününe vefa duymayanların devletin geleceğinde pay sahibi olmaları, millete ve ülkeye onurluca hizmetleri mümkün değildir. Dahası bir insanda vefanın olması için önce vicdan ve yürek olmalıdır. Yeni parti kurmak isteyenler buyursun kursunlar. Nasıl olsa siyaset mezarlığına bir yenisinin daha ilave edilmesi önemsiz bir ayrıntı olacaktır. Adeta sütten çıkmış ak kaşık gibi konuşanlara tavsiyem, geçmişlerine bakmaları, yedikleri herzeleri, yabancıların gazına gelerek verdikleri zarar ve ziyanı görmeleri, biraz izanları varsa özeleştirilerini yapmalarıdır. Küresel güç merkezlerinin nabzına göre şerbet vermeye kalkışanlara bu milletin sırtı dönük, kapısı da sürgülüdür.”

PENSİLVANYA’NIN KORUSU

Pensilvanya’nın Korusu boş durmuyor ve MHP üzerinden fitne çıkarmak için yazılar yazıyor. Sayın Bahçeli kendisini bir defa daha ifşa ve ikaz etti. “Pensilvanya’nın Korusu geçtiğimiz hafta sonu yazdığı bir yazıda, MHP’yi yeni sistemden en karlı çıkan parti olarak değerlendirmiş, iktidar üzerindeki etkisinin de belirleyici ve dönüştürücü olduğunu iddia etmiştir. Bu dil ayan beyan nifak dilidir. Pensilvanya elçisinin MHP’ye husumet beslemesi normaldir. Normal olmayan hala konuşması ve serbestçe gezmesidir. Bizim yeni sistemden karlı çıkalım diye bir beklentimiz ve hedefimiz olmadı. Buna en azından millet şahittir. Ancak zamanında FETÖ’den karlı çıkan, en fazla nemalanan, biti de epey kanlanan şahsın yaptıklarının ağır sonuçlarına şu ana kadar katlanmamış olması adalet ve milli vicdan adına büyük bir handikaptır. Birleşik Krallığın koruluğundan Pensilvanya koruluğuna geçen bir sözde gazetecinin yazdıkları, yazacakları, söyledikleri, söyleyecekleri bizim nazarımızda haysiyetsizdir, hükümsüzdür.

TEMKİNİ ELDEN BIRAKMAYALIM

Sayın Cumhurbaşkanının katıldığı G-20 zirvesinde Trump’la yaptığı görüşme S-400 hava savunma sistemiyle ilgili tartışmalara yeni bir kapı araladı. Sayın Bahçeli’nin bu konuda uyarıları var: “Trump’ın S-400 konusunun karmaşık olduğunu söylemesine rağmen Türkiye’ye adil davranılmadığını vurgulaması yerindedir, hakkımızın teyit ve teslimidir. Bize göre ABD Başkanı’nın tutumu ve Türkiye’ye mesajları umut verici olsa da, temkini elden bırakmamak, her seçeneğe hazır olmak şarttır. Çünkü bu ülkenin verdiği sözleri çok çabuk unuttuğu bilinen bir gerçektir. S-400 hava savunma sistemi hem güvenliğimizi doğrudan ilgilendiren hem de egemenlik haklarımızla bağlantılı çok yönlü bir konudur. Ülkemizin S-400’den vazgeçmesi artık imkansızdır. Alacağımız ve hakkımız olan 116 adet F-35 savaş uçağının planlanan zaman içinde Türkiye’ye getirilmesi başlıca temennimizdir. Şu işe bakınız ki, hala S-400’ü almayın, felaket olur, sorun ve sıkıntı doğar yaygarası koparan içimizdeki müstevli hayranları, manda ve himaye özlemi çeken işbirlikçiler dedikodularını sürdürmektedir. Bunların alayı bir Amerikalıdan daha fazla Amerikancıdır. Bunlar görevlidir, köksüzdür, uzaktan kumanda edilmektedir.”

 

 

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ